Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8117 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 4505 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... tarafından, davalı ... aleyhine 30/09/2011 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 06/11/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, ... Asliye Hukuk Mahkemesinde zabıt katibi olan davalının, kendisi aleyhine nafakanın kaldırılması talebiyle 05/06/2007 tarihinde açılan 2007/273 esas sayılı dava dosyasının tensip zaptını 14/01/2008 tarihinde düzenlediğini, davada tedbir yoluyla lehine hükmedilen nafakanın ödemesinin durdurulmasına karar verildiğini, davanın uzaması sebebiyle zarar gördüğünü belirterek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur.Davalı Anayasa'nın 129/5 maddesi gereğince kendisine husumet yöneltilemeyeceğini, davacının zararının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davalının eylemi nedeniyle davacının uğramış olduğu bir zararın bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken veya görevlerini yaparken kişilere zarar vermesi ilgili kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturur. Bu durumda sorumlu, kamu görevlisinin emrinde çalışmakta olduğu kamu kurumu olup dava o kurum aleyhine açılmalıdır. (T.C. Anayasası 40/III, 129/V, 657 Sy.K.13, HGK 2011/4-592 E., 2012/25 K.) Bu konuda yasal düzenlemeler emredici hükümler içermektedir. Diğer yandan Sorumluluk Hukukunun temel ilkeleri açısından bakıldığında da bu şekilde düzenlemenin mevzuatta yer almış olması zarar görenin zararının karşılanması yönünde önemli bir teminattır. Davaya konu edilen olayda, zabıt katibi olan davalının kendisi aleyhine açılmış bulunan ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2007/273 esas sayılı dava dosyasının tensip zaptını geç düzenlemesi nedeniyle tazminat isteminde bulunulduğuna göre Anayasa'nın 129/5. maddesi ile 657 sayılı Devlet Memurları Yasası'nın 13/1. maddesi gereğince kamu görevlisi hakkında adli yargı yerinde dava açılamayacağından husumet nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerekir. Mahkemece açıklanan yasal düzenleme gözetilerek, davalı hakkındaki davanın husumet nedeniyle reddedilmesi gerekirken, işin esasının incelenmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 06/05/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.