MAHKEMESİ : Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... tarafından, davalı ... aleyhine 11/04/2013 gününde verilen dilekçe ile haksız şikayet ve haksız takip nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 06/05/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2- Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız fiil nedeni ile uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, davalı tarafından temyiz olunmuştur. Davacı, davalı şirketin elinde belge bulunmadan kendisini kaçak elektrik kullandıkları gerekçesi ile şikayet ettiklerini, yapılan yargılama sonucu beraat ettiğini, yine kendisi ile ilgisi olmadığı halde evine icra tebligatı gönderdiklerini belirterek uğramış olduğu manevi zararın tahsilini talep etmiştir.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davacının maddi tazminat talebinin reddi ile davacının kişilik haklarının ihlal edilmiş olduğu kabul edilerek manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir. Yargıç, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Tutarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir. Çünkü yasanın takdir hakkı verdiği durumlarda yargıcın, hukuk ve adalete uygun (hak ve nasfetle) karar vereceği Medeni Yasa'nın 4. maddesinde belirtilmiştir. Takdir edilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Davaya konu olayda, olayın oluş şekli, olay tarihi ve yukarıdaki ilkeler nazara alındığında hükmedilen manevi tazminat fazladır. Daha alt düzeyde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenle davalı yararına BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının (2) sayılı bentte gösterilen nedenle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 15/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.