Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 7803 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 7538 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 10/09/2014 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 20/02/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddilmelidir.2)Davalının diğer temyiz itirazına gelince;Dava kişilik haklarına saldırı nedeniyle uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece, istemin bir bölümünün ödetilmesine karar verilmiş; karar, davalı tarafından temyiz olunmuştur.Davacı,...'ta yerel yayın yapan ... Gazetesinin muhabiri olan davalının, davacı ile yaptığı telefon konuşmalarını rızası dışında kayıt altına alarak, internet sitesindeki gazetede davacının ses kaydını izni ve bilgisi dışında kullandığını, davalının .... Asliye Ceza Mahkemesince cezalandırıldığından uğradığı manevi zararın ödetilmesi isteminde bulunmuştur.Mahkemece; istemin kısmen kabulü ile 10.000,00TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte ödetilmesine karar verilmiştir.Türk Borçlar Kanunu’nun 58. maddesi ( 818 sayılı BK 49. maddesi ) hükmüne göre kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Hakim manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Miktarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel hal ve şartların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde objektif olarak göstermelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hüküm vereceği Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde belirtilmiştir. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.Somut olaya gelince, davacının olayın meydana geldiği tarihte... Belediye Başkanı olduğu, siyasi bir kişilik olup bir gazeteci ile yaptığı telefon konuşmasının haber olarak kullanılacağını öngörmesi gerektiği, haber yapılan gazetenin yerel bir gazetenin internet sitesi olduğu, .... Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/159 E., 2014/195 K. sayılı kararı ile davalı hakkında verilen mahkumiyet kararında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, olay tarihi, olayın gelişim biçimi, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde davacı yararına takdir edilen manevi tazminat tutarı fazladır. Daha alt düzeyde manevi tazminat takdir edilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2) numaralı bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının (1) numaralı bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 13/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.