MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacılar ... ve diğerleri vekili Avukat ... tarafından, davalılar .... ve diğerleri aleyhine 14/02/2014 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 24/12/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırıdan dolayı uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, davacılar ve davalılar tarafından temyiz edilmiştir.Davacılar ...,.....,... vekili, davalıların sahibi olduğu ...gazetesinin 31/01/2014 gün ve 04/02/2014 günlü nüshaları ile aynı günlü internet sayfalarında yayınlanan “...... Satışının takipçisi mi?” ve “...Zenginleri için suç örgütü fezlekesi” başlıklı haber içeriklerinde kişilik haklarının, ticari itibarlarının zarar gördüğünü bildirerek her bir yayın için ve her bir davacı yararına ayrı ayrı olmak üzere manevi tazminat ödetilmesi isteminde bulunmuşlardır.Davalılar, dava konusu edilen gazete haberlerinin basın özgürlüğü kapsamında kaldığını, görünür gerçeğe uygun, güncel ve kamu yararı içerdiğini, davacıların kişilik haklarına saldırı oluşturmadığını, basının haber verme ve yayma hakkı kapsamında kaldığını savunarak davanın reddini istemişlerdir.Mahkemece, manevi tazminat olarak 120.000 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, davacı tarafın fazlaya ilişkin isteminin reddine karar verilmiştir.6100 sayılı HMK nın 26/1. maddesine göre Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.Şu durumda, mahkemece, davacıların iki ayrı yayın ve iki aynı internet gazetesi yayını nedeniyle her biri yönünden ve her bir davacı yararına ayrı ayrı manevi tazminat talep etmiş bulunmalarına göre her yayının, her bir davacının istemi yönünden ayrı ayrı değerlendirilmesi, davacıların kişilik haklarına saldırı niteliğinde bulunan bölümlerinin hangi kısımları olduğunun karar gerekçesinde gösterilmesi ve istem gibi her bir yayın için her bir davacı yararına ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken, talepten farklı olarak tek hüküm kurulmuş bulunması doğru olmamış, kararın gösterilen nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenle taraflar yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığını ve taraflardan peşin alınan harçların istekleri halinde geri verilmesine 09/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.