Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7652 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 6680 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 09/07/2013 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 24/02/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, haksız fiil nedeniyle uğranılan maddi zararın tazmini istemine ilişkindir.Davacı, eski eşi olan davalının nişanlılık döneminde yaptığı baskılar üzerine 15 yıldır çalıştığı işini evlendikten 4 gün sonra 04/11/2012 tarihinde bıraktığını, maaş, sigorta ve diğer sosyal yardımlarla birlikte aylık 1.500 TL'den 9 ayda 13.500 TL kaybı olduğunu, ayrıca davalının kredi kartından harcama yaparak kart borcunu ödemediğini ileri sürerek, uğradığı maddi zararın davalıdan tahsilini istemiştir.Davalı, davacının iddialarının asılsız olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, davacının kredi kartı ile ilgili iddiaları yönünden istemin ispatlanamadığından dolayı reddine, işinden ayrılmak zorunda kalması nedeniyle oluşan zarardan davalı kocanın sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile bilirkişi tarafından hesaplanan 13.327,95 TL'lik maddi zararın davalıdan tahsiline dair verilen karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir.Dosya kapsamından, davacının uğradığını iddia ettiği zararın meydana geldiği tarihlerde yaş itibariyle reşit olduğu anlaşılmaktadır. 01/01/2002 tarihinde yürürlüğe giren TMK'nın hükümlerine göre de davacının çalışmak için eşi olan davalıdan izin almasını gerektiren bir durum yoktur. Davacı her ne kadar davalı ısrarlarıyla işten çıktığını iddia etmiş ise de; dosya kapsamındaki diğer bilgi ve belgelerden davacının yaşına, sosyal ve kültürel durumuna göre çalışma hayatını sürdürme hususunda gerekli çabayı gösterdiğine ilişkin delil ileri sürülmediği, çalışmasını engelleme amacına yönelik olarak davalının başka herhangi bir eyleminin bulunduğunu iddiasında bulunmadığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla tazminat isteminin dayanağını oluşturan davalının ısrarlı tutumu tek başına tazminat ödenmesini gerektirecek nitelik ve yeterlilikte değildir. Bu nedenlerle davanın bu bölüm yönünden de reddine karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle kısmen kabul edilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 09/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.