Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 7616 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 13063 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ : Zonguldak 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 12/04/2013NUMARASI : 2012/98-2013/149Davacılar Ü.. A.. vd vekili Avukat G..A.. tarafından, davalılar G.. E.. vd aleyhine 16/03/2012 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 12/04/2013 günlü kararın Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi davalılar vekili, duruşmasız olarak da davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne ve miktar itibariyle duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacıların tüm, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Davalıların diğer temyiz itirazlarına incelenmesinde; Dava, haksız fiile dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.Davacılar, davalıların kendilerine yönelik hakaret ve tehdit eyleminde bulunduklarını belirterek, manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır.Davalılar, kızgınlıkla davacılara bir takım sözler söylediklerini ancak bunun davacılar üzerinde etki bırakmasının mümkün olmadığını, talep edilen miktarın fahiş olduğunu belirterek, davanın reddini istemişlerdir.Zonguldak 3. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda davacılara yönelik hakaret eylemleri nedeniyle davalılar hakkında ayrı ayrı 1.740 TL; sair tehdit eylemleri nedeniyle 500 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın itiraz edilmeden kesinleştiği anlaşılmıştır.Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir. Yargıç, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Tutarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir. Çünkü yasanın takdir hakkı verdiği durumlarda yargıcın, hukuk ve adalete uygun (hak ve nasfetle) karar vereceği Medeni Yasa'nın 4. maddesinde belirtilmiştir. Takdir edilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Davaya konu olayda; olayın gelişimi, olay tarihi ile yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde, davacılar yararına hükmedilen manevi tazminat miktarı fazladır. Daha alt düzeyde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ : Temyiz olunan kararın, yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenlerle temyiz talebinde bulunan davalılar yararına BOZULMASINA, davacıların tüm, davalıların diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte açıklanan nedenlerle reddine ve temyiz eden davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 12/05/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.