Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 7603 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 8253 - Esas Yıl 2012
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 18/07/2008 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 30/11/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Davalının temyiz itirazlarına gelince:Dava, haksız eylem nedeniyle kişilik hakkına saldırıdan dolayı uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm; davacı ile davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı; davalının...Gazetesinin 17/07/2008 tarihli baskısında yayınlanan açıklamasının iftira ve kişilik haklarına saldırı teşkil ettiğini, hakareti içerip mesleki itibarını, şeref ve haysiyetini zedelediğini öne sürerek uğradığı manevi zararın ödetilmesini istemiştir. Davalı ise, davacının kişilik haklarını zedelemek, küçük düşürmek, davacıya hakaret etmek gibi bir niyetinin bulunmadığını, sadece söz konusu olay ile ilgili gerçek durumu gözler önüne sermek istediğini, sözlerinin eleştiri sınırları içerisinde kaldığını belirterek, hukuki dayanaktan yoksun davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece, dava konusu sözler nedeniyle davalının hakaret suçundan cezalandırıldığı, ceza mahkemesi kararının hukuk hakimini bağlamaz ise de maddi vakıalar yönünden hukuk hakimini bağlayıcı olduğu, davalının sarf ettiği sözlerin özellikle "budalalığına" kelimesinin ağır eleştiri sınırından çıkarak davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde bulunduğu gerekçesiyle davalının manevi tazminat ile sorumlu tutulmasına karar verilmiştir.Davaya konu basın açıklamasında; "...Belediye Başkanı ..., nün kaçak yapılar içinde olduğunu ve kaçak yapılarla ilgili düzenleme yapılmazsa, binaların yıkılacağını söyleyen ......e sert tepki gösterdi. ... ile imar problemlerinin çözüldüğünü ve imar izni verilmesine günler kaldığını belirterek ...., kibrini ruhuna doldurup, oradan gözlerine aktarırken, bu kibrinin gölgesinde ...yü yıkma budalalığına kalkışıyor..." şeklinde beyanların yer aldığı görülmüştür. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; dava konusu sözler nedeniyle ... 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/685 E, 2011/636 K sayılı kararı ile davalının kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret suçundan cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği ve bu kararın kesinleştiği anlaşılmıştır. BK 53. maddesi gereğince kural olarak ceza mahkemesince belirlenen maddi olgular hukuk hakimi yönünden de bağlayıcı ise de somut olayda ceza mahkemesince verilen karar kesin olmayıp, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasıdır. Bu ceza kararı hukuk hakimi açısından bağlayıcı değildir. Dava konusu sözler bir bütün olarak incelendiğinde; .... Belediye Başkanı olan davalının, davacının ... Büyükşehir Belediye Başkanı olarak yaptığı açıklamalara karşı beyanda bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu beyanlar davacının kişilik haklarına saldırı teşkil etmeyen, eleştiri niteliğindeki beyanlardır. Tarafların siyasi özellikleri ve konumları da dikkate alındığında sert eleştiri sınırları aşılmamıştır.Yerel mahkemece açıklanan olgular gözetilerek, istemin tümden reddedilmesi gerekirken, yerinde olmayan yazılı gerekçeyle, davalının manevi tazminat ile sorumlu tutulmuş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, davacının tüm, davalının diğer temyiz itirazlarının yukarıda (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle reddine ve temyiz eden davalıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 24/04/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.