MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 25/02/2010 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 26/05/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı ile davalı vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince: Dava, haksız fiil nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece istemin reddine karar verilmiş; karar, davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, dava konusu hazineye ait olan 80 parsel sayılı taşınmazın davalı tarafından taş çıkarmak, spok sahası olarak kullanmak ve taş kırma makinaları park etmek suretiyle zarar verildiğini, taşınmazın tarım dışı faaliyetlerde kullanılması nedeniyle tarımsal arazi olma vasfını yitirdiğini belirterek öncelikle taşınmazın eski hale getirilmesini, mümkün olmaması halinde ise eski hale getirme tazminatının davalıya ödetilmesini isteminde bulunmuştur.Davalı ise, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davalının dava konusu taşınmaza 4200 m² miktarındaki kısmına haksız olarak müdahalesinin olduğu, ancak vaki müdahalenin zeminin bozulmasına yol açmamış bulunduğu, eski hale getirmeye ilişkin talebin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir Dosya arasına getirtilip incelenen ..... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2005/498 -758 esas ve karar sayılı dava dosyasının incelenmesinde, davacı hazine tarafından davalı ... aleyhine açılan men'i müdahale ve kal davası olduğu, dosya arasına alınan bilirkişi raporlarında müdahalenin ve taşınmazların ekonomik olarak dönüştürülemeyecek şekilde tarımsal vasfını kaybettiğinin tespit edildiği, yargılama sonunda davalının hazineye ait 80 parsel sayılı taşınmaza müdahalesinin men'ine ve taşınmazlar üzerindeki binaların kal'ine karar verildiği, mahkeme verilen kararının ise Yargıtay.... Hukuk Dairesince onanarak kesinleştiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, mahallinde keşif yapılarak dosya arasına alınan 19.01.2011 tarihli ilk bilirkişi raporunda davalının faaliyetleri nedeniyle dava konusu taşınmazın tarımsal arazi olma vasfını yitirdiği kabul edilerek 39.000 m²'lik müdahale edilen alan için 3.218.985,00 TL eski hale getirme bedeli hesaplanmıştır. Mahkemenin hükme esas aldığı 04.05.2011 tarihli teknik bilirkişi raporunda ve 23.05.2011 tarihli hukukçu bilirkişi raporunda ise davalı tarafından dava konusu taşınmazda 4200 m²'lik alanda bazalt kayalarının kırılması, öğütülmesi sonucu ortaya çıkan mamul, kum, kırmataş ile iş makineleri ve ekipmanları tarafından yer işgali söz konusu olduğu,herhangi bir taş çıkartma işleminin olmadığı,bu haliyle vaki müdahalenin zeminin bozulmasına yol açmadığı,eski hale getirme bedelinin hukuka uygun olmadığı mütalaa edilmiştir. Şu durumda, her iki bilirkişi raporu arasında çelişkiler bulunduğu ve hükme esas alınan bilirkişi raporunun .... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2005/498 -758 esas ve karar sayılı men'i müdahale ve kal dava dosyası kapsamı ile de çelişkili olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, alanında uzman teknik bir bilirkişi kurulundan rapor aldırılarak çelişki giderilmeli ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Açıklanan nedenler gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının (1) nolu bentte gösterilen nedenle reddine 22/04/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.