Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 7403 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 8182 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı-karşı davalı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı-karşı davacı ... aleyhine 17/03/2014 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; dava-karşı davanın reddine dair verilen 14/10/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı karşı davalı vekili ve davalı-karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava ve karşı dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, dava ve karşı davanın reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.Davacı-karşı davalı, .. görev yapan milletvekili olduğunu, davalının da aynı sıfatla görev yaptığını, .. toplantısı sırasında, davalının içi su dolu bardağı fırlattığını, sonrasında da “ .. ” sözleriyle hakaret ettiğini, sarf edilen sözlerin kişilik haklarına saldırı oluşturduğunu iddia ederek, uğradığı manevi zararın davalıdan tazmini isteminde bulunmuştur.Davalı-karşı davacı, .. görev yapan .. milletvekili olduğunu, karşı tarafın “ .. ” gibi sözleri neticesinde, ağır tahrik sonucu “ .. ” kelimesini sarf ettiğini, sarf edilen sözlerin kişilik haklarına saldırı oluşturduğunu iddia ederek uğradığı manevi zararın tazmini isteminde bulunmuş; asıl davanın da reddine karar verilmesini savunmuştur.Mahkemece, taraflarca sarf edilen sözlerin oluşan tartışma sonrasında karşılıklı olarak sarf edildiği, kişilik haklarını ihlal eder nitelikte olmadığı gerekçesiyle dava ve karşı davanın reddine karar verilmiştir. Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Davaya konu olay; .. toplantısı sırasında meydana gelmiştir. Davacı-karşı davalı ve davalı-karşı davacının toplantı sırasında birbirlerine sarf ettikleri sözler kişilik haklarına saldırı niteliği taşımaktadır. Fakat hüküm gerekçesinde sarf edilen sözlerin karşılıklı olmasından dolayı dava ve karşı davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Karşılıklılık hususu, tazminat miktarının belirlenmesinde gözetilmelidir. Şu halde; mahkemece, belirtilen hususlar gözetilerek taraflar lehine uygun bir manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle, dava ve karşı davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle taraflar yararına BOZULMASINA ve taraflardan peşin alınan harçların istekleri halinde geri verilmesine 02/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.