MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... vdl. aleyhine 14/05/2012-19/09/2011 gününde verilen dilekçeler ile yanlış ve yetersiz tedavi nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; birleşen dosya davalıları bakımından idari yargı görevli olduğundan davanın reddine dair verilen 13/12/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Davacının birleşen dosya davalılarından ...'ne yönelik temyizi bakımından; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere göre yerinde görülmeyen davacı vekilinin temyiz itirazının reddedilmesi gerekir. 2-Davacının, birleşen dosya davalıları ...,.'e yönelik temyizi bakımından; adı geçen davalılar kamu görevlileri olup doktor olarak görev yapmaktadırlar. Davaya konu edilen zararın ise görevin yapıldığı sırada oluştuğu iddia edilmektedir. Şu halde adı geçen davalılar yönünden Anayasa'nın 129/5. maddesine göre istemin husumetten reddedilmesi gerekirken gerçek kişiler aleyhine idari yargı yerinde dava açılamayacağına ilişkin İYUK hükümleri de gözardı edilerek gerçek kişi davalılar yönünden yazılı şekilde idari yargı yeri görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş olması doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (1) sayılı bentte açıklanan nedenle birleşen dava dosyası davalılardan ...'ne yönelik temyiz isteminin reddine, (2) sayılı bentteki nedenle diğer birleşen dava dosyası davalıları yönünden BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 18/04/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.