Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7228 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 12173 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Trabzon 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 05/12/2012NUMARASI : 2004/418-2012/343Davacı M.. G.. vekili Avukat H..G..tarafından, davalı M.. K.. aleyhine 20/09/2004 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 05/12/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Yerel mahkemece açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, Karadeniz'den G..Gazetesinin 15 Nisan 2004 günlü sayısında davacıya yönelik olarak davalının beyanlarına yer verilerek "M.. K.. İsyan Etti" başlığıyla haber yayınlandığını, bu haberde kamusal görevini de amaçlayarak "Bölge Birliğini Diğer Kooperatiflere Peşkeş Çekti", "Birileri Gibi Paranızı Beş Yıldızlı Otellerde Yesem Sorunum Olmazdı", “... Ne yaparsanız yanınıza kar kalıyor, hortumlarsanız, çalarsanız yanınıza kar kalıyor, ...” şeklinde yayın yapıldığını, yine aynı gazetenin 17/07/2004 tarihli sayısında “ ... M.. G..'ye ... bütün Esnaf Teşkilat Başkanlığı Trabzon Esnafına İhanet Etmektedir...”, “... Trabzon'daki Esnaf Teşkilatlarının Başında Bulunanların Hepsinin Sistemin Adamı Olduğunu belirterek...” şeklindeki yayın yapıldığını, iddiaların eleştiri boyutlarını aşan açık hakaretler içerdiğini ve bu durumun kişilik haklarına saldırı oluşturduğunu iddia ederek uğranılan zararın davalıdan tazminini talep etmiştir.Davalı, davaya dayanak yapılan gazete haberlerinde yer alan yorum ve görüşlerin yasal eleştiri sınırları içinde bulunduğunu ve manevi tazminatın koşullarının oluşmadığını beyanla açılan davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, yazı içeriğinin ve sarfedilen sözlerin davacının kişilik haklarına saldırı oluşturduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dosya kapsamından; Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Teşkilatlandırma Genel Müdürlüğü tarafından ilgili kooperatifte yapılan denetim sonucunda davacı hakkında TCK. 230 ve 240. maddeleri gereği suç duyurusunda bulunulması yönünde görüş bildirildiği ve Trabzon Asliye Ceza Mahkemesi 2006/121 Esas sayılı dosyasında sanıklar aleyhine kamu davası açıldığı ve sonuç olarak ceza dosyasında zamanaşımı nedeni ile düşme kararı verildiği ancak bilirkişi raporunda sanıkların görevi kötüye kullandığı yönünde mütalaada bulunulduğu anlaşılmaktadır. Dosyada yer alan ve yukarıda özetlenen deliller ile davaya konu yazı bir bütün halinde değerlendirildiğinde; yazı içerisinde kullanılan ve mahkemece tazminat verilmesinegerekçe sayılan söz konusu ifadeler, eleştiri mahiyetinde olup değer yargısını içermektedir. Bu değer yargısına gerekçe gösterilebilecek olgular da dosya kapsamında mevcuttur. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarında da değer yargılarının kısıtlanamayacağına vurgu yapılmaktadır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, olaylar ve değer yargılarını birbirlerinden ayrı irdelemektedir. AİHM, basının, doğruluğunu kanıtlaması koşuluyla eleştirel yargılarda bulunabileceği savını dahi reddetmiştir. Bunun, sözleşmenin 10. maddesi ile teminat altına alınan fikir özgürlüğünün özüne aykırı olduğunu vurgulamıştır. Ayrıca içerikte aranması gereken gerçeklik somut gerçeklik değil, olayın haberin verildiği andaki beliriş biçimine uygunluk olarak anlaşılması gereken gerçekliktir. Önemli olan ortaya çıkan bir olayın iddiaya uygun biçimde yayımlanmasıdır.Açıklanan nedenlerle, davalı tarafından sarfedilen ve yazıda kullanılan sözler düşünce açıklaması mahiyetinde, eleştiri sınırları içerisinde ve de görünür gerçekliğe uygun olup kişilik haklarına saldırı niteliğinde kabul edilemez. Mahkemece belirtilen hususlar gözetilerek istemin tümden reddedilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle kısmen kabulü yönünde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 06/05/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.