Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7213 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 14760 - Esas Yıl 2014





Davacı S.. C.. vekili Avukat S.. K..D.. tarafından, davalı O.. B.. aleyhine 17/09/2013 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın reddine dair verilen 30/06/2014 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 02/06/2015 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Avukat S..K.. D.. ile karşı taraftan davalı belediye vekili Avukat S.. Y..geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra taraflara duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.Dava, haksız yıkım nedeni ile uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Bursa ili .. ilçesi, .. mahallesi 6558 ada 71 parselde bulunan tek katlı evi N.. E.. isimli kişiden haricen satın alan ve oturmak için masraf yaptığını iddia eden davacı; evinin haber verilmeden davalı belediye tarafından kaçak olduğu gerekçesiyle yıkılması nedeniyle enkaz altında kalan eşyaları ile altınlarının yağmalandığını belirterek uğradığı maddi ve manevi zararın ödetilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı Belediye Başkanlığı bir kamu tüzel kişisidir. Anılan tüzel kişiliğe bağlı olarak ve kamusal kurallar çerçevesinde faaliyet gösteren Belediye organlarının eylem ve işlemleri de kamusal nitelikte olup kamu hizmeti kavramı çerçevesindedir. İstemin ileri sürülüş ve olayın gerçekleşme biçimine göre davanın anılan davalıya yöneltilmesinin nedeni de davalı Belediye’nin hizmet kusuruna ilişkindir. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasası’nın 2/1-b maddesi gereğince bu tür istemlerin tam yargı davası olarak idari yargı yerinde açılacak davada ileri sürülmesi gerekir.Mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde idari yargı yerinin görevli olduğu benimsenerek yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliği nedeni ile dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken, davanın esası ile ilgili karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve davacı yararına takdir olunan 1.100,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine, peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 02/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.