MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDavacı .... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 02/02/2010 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen 27/10/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız fiil nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istem zamanaşımı nedeniyle reddedilmiş; karar, davacı tarafından temyiz olunmuştur. Davacı vekili, davacı şirkete ait .... plakalı araca davalı.....Valiliği ....Emniyet Müdürlüğünün 04.06.2006 tarihli yazısı ile dava dışı şirket hakkında yapılan....... İcra Müdürlüğünün 2004/5723 takip sayılı dosyası nedeniyle haciz ve trafikten men şerhi işlendiğini, 06.10.2006 tarihinde aracın trafikten men edilerek garaja çekildiğini, 17.10.2006 tarihinde araç üzerine konulan haczin sehven konulduğunun anlaşılması üzerine haczin kaldırıldığını, davalının hatalı işlemi nedeniyle davacının masraf yapmak zorunda kaldığını, manevi eziyet çekip prestij kaybına uğradığını belirterek maddi ve manevi tazminat istemiştir.Davalı vekili, davacının iddia ettiği zararın üzerinde 1 yıl geçtiğinden davanın zamanaşımı nedeni ile reddi gerektiğini, ayrıca davacının maddi ve manevi zararının bulunmadığını belirterek esastan da davanın reddini savunmuştur.Yerel mahkemece, davacının iddia ettiği zararın üzerinden davanın açılma tarihi dikkate alındığında 1 yıllık süre geçtiğinden davanın zamanaşımından reddine karar verilmiştir.Dava konusu olay haksız eylemden kaynaklanmakta olup BK'nun 60/1 maddesinde düzenlenen 1 ve 10 yıllık zamanaşımı sürelerine tabi bulunmaktadır. Diğer yandan, haksız fiillerde fiilin aynı zamanda cezayı gerektirmesi halinde bu konuda ceza davası açılmamış olsa dahi BK 60/2 maddesine göre uzamış ceza zamanaşımı uygulanacaktır. Dava konusu olayda davacıya ait araca fiili el koyma tarihi 06.10.2006 olup dava 02.02.2010 tarihinde açılmıştır. Fiili el koyma tarihinden dava tarihine kadar 5 yıllık ceza zamanaşımı geçmemiştir. Şu durumda işin esası ile ilgili bir karar verilmesi gerekirken zamanaşımı nedeni ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 17/04/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.