Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 697 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 2881 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacılar ... ve diğeri vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğeri aleyhine 24/10/2013 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın ve birleşen davanın reddine dair verilen 27/11/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız şikayet nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir.Davacılar, asıl ve birleşen dosyada, davalıların yayladaki evlerinin kundaklandığını, olayın fail ya da faillerinin bilinmediğini, davalıların savcılıktaki ifadelerinde kundaklama olayı nedeniyle, aralarında önceye dayalı husumet olduğunu belirterek, kendilerinden şüphelendiklerini söylediklerini, bu sebeple haklarında soruşturma açıldığını, hiçbir emare olmadığı halde davalıların haksız şikayetleriyle soruşturma geçirmelerine neden olduklarını belirterek manevi tazminat talep etmişlerdir. Davalılar, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuşlardır.Mahkemece, davalıların şikayet hakkını kullandıkları ve dolayısıyla haksız şikayetin söz konusu olmadığı kabul edilerek davanın reddine karar verilmiştir.Dosya kapsamından, dava konusu olayla ilgili davacılar hakkında .. 2013/257 soruşturma sayılı dosya üzerinden yapılan soruşturma sonucunda: Kundaklama olayının gerçekleştiği tarihte davacı ...'in kanser hastası olması nedeniyle .. yatarak tedavi gördüğü, diğer davacı ...'in de refakatçi olduğu anlaşıldığından kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği görülmüştür. Davacılardan ... ile davalıların aynı mahallede yerleşik oldukları, evlerinin birbirine yakın olduğu da anlaşılmaktadır.Yukarıda anlatılanlar ışığında; tarafların yakın yerde oturdukları, davacılardan ...'in hastanede yatılı olarak kanser tedavisi gördüğü, babası olan diğer davacının da refakatçi olduğu hususları nazara alındığında, davalıların emare olmadığı halde davacıları haksız yere şikayet ettiklerinin kabulü gerekir. Şu durumda, mahkemece haksız şikayetin varlığının kabulü ile uygun bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, dosya kapsamına uymayan gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA; bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 20/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.