MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... mirasçıları ... vdl. tarafından, davalılar ... vdl. aleyhine 14/04/2011 gününde verilen dilekçe ile idari yargı kararına uymamaktan dolayı manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın açılmamış sayılmasına dair verilen 08/06/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı mirasçıları tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, idari yargı kararına uymamaktan kaynaklanan manevi tazminat talebine ilişkindir. Mahkemece, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı mirasçıları tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğinden; davacı ...'nun 25/02/2012 tarihinde öldüğü, 07/03/2012 tarihli celsede davacının mazeretsiz gelmediğinden bahisle 6100 sayılı HMK'nun 150/1 md. gereğince dosyanın işlemden kaldırılması kararı verildiği ve üç ay içinde yenilenmediği gerekçesiyle de davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK'nun “dava sırasında taraflardan birinin ölümü” başlıklı 55. md. de “ Taraflardan birinin ölümü hâlinde, mirasçılar mirası kabul veya reddetmemişse, bu hususta kanunla belirlenen süreler geçinceye kadar dava ertelenir. Bununla beraber hâkim, gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde, talep üzerine davayı takip için kayyım atanmasına karar verebilir.” hükmünü içermektedir. Bu durumda, mahkemece davacının mirasçılarına dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilip sonucuna göre bir karar vermek gerekirken, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 15/04/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.