Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6824 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 8740 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Alanya 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 05/03/2013NUMARASI : 2007/325-2013/103Davacı Y.. T.. vekili Avukat E. Ö. tarafından, davalılar H. S. vd. aleyhine 27/07/2007 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 05/03/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince;Dava, haksız eyleme dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.Davacı, dava dilekçesinde hükmedilecek tazminata haksız fiil tarihlerinden itibaren faiz yürütülmesi isteminde bulunmuştur. Mahkemece, gerekçe de gösterilmeksizin dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmiştir. Haksız eylemlerde, haksız eylem tarihinde direnime (temerrüde) düşülmüş olması nedeniyle, istekde bulunduğu takdirde bu tarihten itibaren faize hükmedilmesi gerekir. Şu durumda haksız eylem tarihleri belirlenerek bu tarihlerden itibaren faize hükmedilmelidir. Karar, bu bakımdan yerinde görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.3-Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince;Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir. Yargıç, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Tutarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir. Çünkü yasanın takdir hakkı verdiği durumlarda yargıcın, hukuk ve adalete uygun karar vereceği Medeni Yasa'nın 4. maddesinde belirtilmiştir. Takdir edilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Dava konusu olayın oluş biçimi, özellikle olay tarihi, tarafların ekonomik ve sosyal durumu ile yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde davacı yararına hükmedilen manevi tazminat miktarları fazladır. Davacı yararına daha alt düzeyde manevi tazminata hükmedilmek üzere karar bozulmalıdır.SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı yararına, (3) sayılı bentte gösterilen nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA, tarafların diğer temyiz itirazlarının ilk bentte belirtilen nedenlerle reddine ve temyiz eden taraflardan peşin alınan harçların istek halinde geri verilmesine 30/04/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.