Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 6158 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 1411 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki meraya el atma nedeniyle tazminat davasından dolayı yerel mahkemece verilen gün ve sayısı yukarıda yazılı kararın; Dairemizin 17/09/2012 günlü ve 2012/8244-2012/12859 sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla HUMK’nun 440-442. maddeleri uyarınca tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, meraya haksız el atma nedeniyle eski hale getirme bedelinin ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, davalının temyiz talebi üzerine karar Dairemizce bozulmuştur. Davacı karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Davacı, D.... Köyü tüzel kişiliğine ait taşınmazların, davalı ... tarafından meralardan kum almak ve molozları meraya doldurmak suretiyle tahrip edildiğini belirterek eski hale getirme bedeli talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, meraların kuru müllkiyeti ...., yararlanma hakkı köy tüzel kişiliği ve belediyeye ait olduğundan, yararlanma hakkı bulunan Köy Tüzel Kişiliğinin eski hale getirme masraflarını isteyebileceği belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiş, davalının temyizi üzerine, Dairemizce; tarafların sıfatı gereği aralarındaki uyuşmazlığın tahkim usulüne göre çözümlenmesi gerektiği belirtilerek bozma kararı verilmiştir. 3533 sayılı Kanunun birinci maddesine göre; genel, katma ve özel bütçelerle yönetilen daireler ve belediyelerle sermayesinin tamamı devlete ve belediyelere yahut özel dairelere ait olan daire ve müesseseler arasında çıkan uyuşmazlıklardan adli yargının görevi içinde bulunanlar o yasada yazılı tahkim usulüne göre çözümlenir. Ancak, 3533 sayılı Mecburi Tahkim Kanunu; bu kanunda yazılı kamu kuruluşları arasında çıkan ve adliye mahkemelerinin görevi içinde bulunan (özel hukuka ilişkin) uyuşmazlıklar hakkında uygulanır. Bir kamu kurumunun görevlerinden olan bir işi yapmayı kararlaştırması idari bir karar olduğu gibi, bu kararı yerine getirmek üzere yaptığı işlemler de verilen kararın neticesi olan birer idari eylemdir. Davacı, davalı idarenin Asfalt şantiyesi için meralardan kum aldığını, molozlarını meraya dökerek zarar verdiğini ileri sürerek davalının hizmet kusuru niteliğindeki eylemine dayandığına göre, bu tür isteklerin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasası’nın 2/1-b maddesi gereğince, İdari Yargı yerinde tam yargı davası olarak ileri sürülmesi gerekir. Bu davalara bakma görevi İdari Yargı yerine aittir. Davacı köy tüzel kişiliği maddede sayılan kamu kuruluşları içinde bulunmadığı gibi davalının hizmet kusuru niteliğindeki eylemine dayanıldığından Mahkemece..... Müdürlüğü hakkındaki dava dilekçesinin yargı yolu bakımından reddine karar verilmesi gerekirken işin esasının incelenmesi doğru bulunmamış, Dairemizin bozma kararı değiştirilerek, kararın yukarıda açıklanan nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Hukuk Usulü Muhakemeleri Yasasının 440-442 maddeleri gereğince davacının karar düzeltme isteğinin kabulü ile, Dairemizin 17/09/2012 tarih, 2012/8244 esas, 2012/12859 karar sayılı bozma kararının kaldırılarak, kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 03/04/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.