MAHKEMESİ : Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 29/03/2013 gününde verilen dilekçe ile kurum zararının istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen 17/12/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, haksız eylem nedeniyle uğranılan kurum zararının ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, Van Müzesi Müdürlüğü'nün 01/01/2004 - 01/10/2006 tarihleri arasındaki işlemlerinin teftişi sonucunda 24/11/2006 tarihli başmüfettiş ... tarafından düzenlenen raporda demirbaş listesinde kayıtlı eserlerde eksiklikler olduğunu, rapor gereğince 08/03/2007 tarih ve 608 sayılı bakan onayı ile kurum zararının davalıdan tahsilini istemiştir.Davalı davanın zamanaşımına uğradığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece kamu zararlarından doğan tazminat davalarında zamanaşımı süresinin 5 yıl olup, 5 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle istem zamanaşımı nedeniyle reddedilmiştir.Olayda uygulanması gereken zamanaşımı süresi BK 60/2. maddesinde düzenlenen uzamış ceza zamanaşımı süresidir.Dava konusu kamu zararının tespit edildiği bilirkişi raporunun tarihi 24/11/2006'dır. Davacı, davalının eserleri zimmetine alan görevli olduğu için görevini ihmal ettiğini ileri sürmektedir. Varlığı iddia edilen görevi ihmal suçu ise olay tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK.’nun 257.maddesi 2. fıkrası kapsamındadır. TCK.’nun 66/e maddesi uyarınca ceza zamanaşımı 8 yıldır. Borçlar Kanunu’nun 60/2 maddesinde eylem suç teşkil ettiği takdirde ceza (uzamış) zamanaşımının uygulanacağı ifade edilmiştir. Tazminat davasında uzamış (ceza) zamanaşımının uygulanabilmesi için mutlaka bir ceza davası açılmış olması veya mahkumiyet kararının bulunması gerekmez. Bu nedenle dava 29/03/2013 tarihinde açıldığına göre 8 yıllık ceza zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşıldığından işin esasının incelenip varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekir. Anılan yön gözetilmeden davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA 07/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.