Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5472 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 9405 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Bolu 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 13/03/2013NUMARASI : 2012/12-2013/44 Davacı R.. N.. vekili Avukat S.. T.. tarafından, davalı A.. S.. aleyhine 11/01/2012 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 13/03/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, dava konusu köşe yazılarının hakaret içerikli olduğunu belirterek, kişilik haklarına yapılan saldırı nedeniyle uğradığı manevi zararın giderilmesi isteminde bulunmuştur.Davalı, istemin zamanaşımına uğradığını, köşe yazılarını basın özgürlüğü çerçevesinde kaleme aldığını belirterek, usul ve yasaya aykırı olarak açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece, köşe yazılarındaki bir kısım ifadelerin kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği benimsenerek, tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir.1-Davalının, 25/05/2005 tarihli köşe yazısına yönelik temyiz itirazları yönünden;Haksız eyleme dayalı tazminat davalarında, Borçlar Kanunu'nun 60/1. maddesine göre öngörülen zamanaşımı süresi bir yıldır. Yine Borçlar Kanunu'nun 60/2. maddesi gereğince zarara yol açan eylemin, aynı zamanda suç sayılan bir eylemden doğmuş olması durumunda olayda uygulanacak zamanaşımı süresi, o suçun bağlı olduğu ceza zamanaşımı süresidir. Dava konusu 25/05/2005 tarihli köşe yazısı, yayın gününde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK'da tanımlanan hakaret suçu niteliğinde olup uygulanacak ceza zamanaşımı süresi, aynı Yasası'nın 102/4. maddesi uyarınca 5 yıldır. Eylem, 25/05/2005 günü gerçekleşmiş, eldeki tazminat davası ise 11/01/2012 tarihinde açılmıştır. Şu halde, davanın açıldığı günde olay tarihinden itibaren 5 yıllık ceza zamanaşımı süresi geçmiştir. Mahkemece, açıklanan olgular gözetilerek 25/05/2005 tarihli köşe yazısından dolayı istemin zamanaşımı nedeniyle reddedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle davalının manevi tazminatla sorumlu tutulmuş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.2-Davalının, 08/06/2005 tarihli köşe yazısına yönelik temyiz itirazlarına gelince;Dava konusu yerel Y.. U.. Gazetesi'nin 08/06/2005 tarihli nüshasında yayınlanan “İyi ki varsın” başlıklı köşe yazısında; üniversite hastanesinde doktor olarak görev yapan davacının, hastalarından birisine gerekli dikkat ve özeni göstermeyerek hatalı ameliyat ve tedavide bulunması anlatılmıştır. Davacı hakkında anılan eyleminden dolayı “taksirle yaralamaya neden olma” suçundan kamu davası açılmış, yapılan kovuşturma sonucu verilen mahkumiyet kararı temyizen onanarak kesinleşmiştir.Basının görevi, okuyucuyu bilgilendirmek olup bu görevi yaparken okuyucunun ilgisini çekecek güncel konuları dikkat çekici bir biçimde haber yapabilir. Dava konusu yazı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacı doktorun, bir hastasına hatalı operasyonda bulunmasının eleştirel bir dille haber yapıldığı, yayının yapıldığı andaki beliriş biçimine yani görünür gerçekliğe uygun olduğu, yazıda davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde herhangi bir ifadenin kullanılmadığı kabul edilmelidir.Şu halde, 08/06/2005 tarihli yayının hukuka aykırılığından ve davacının kişilik haklarını zedelediğinden söz edilemez. Manevi tazminat isteminin koşulları oluşmadığından istemin tümden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle kısmen kabul kararı verilmesi doğru değildir. Kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (1 ve 2) no'lu bentlerde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA; bozma nedenlerine göre davalının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 31/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.