Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5152 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 1449 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vd. vekili Avukat ... tarafından, davalı ... vd. aleyhine 01/12/2010 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 29/05/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları ile reddedilmelidir.2-Davacıların diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız fiil nedeni ile uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin bir bölümü kabul edilmiş, karar davacılar tarafından temyiz edilmiştir.Borçlar Yasası'nın 47. maddesi gereğince yargıcın, özel durumları göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Takdir edilecek bu tutar, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel durum ve koşullar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden yargıç, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde nesnel (objektif) ölçülere göre uygun (isabetli) bir biçimde göstermelidir.Dava konusu olayda; olayın oluş biçimi, davacıların yaralanmalarının düzeyi, hayati tehlike geçirmiş olmaları ile yukarıda açıklanan ilkeler gözetildiğinde davacılar yararına hüküm altına alınan manevi tazminat miktarları azdır. Davacılar yararına daha üst düzeyde manevi tazminata karar verilmesi için kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenle davacılar yararına BOZULMASINA, davacıların diğer temyiz itirazlarının (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 21/03/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.