Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4786 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 16037 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ve diğerleri aleyhine 12/03/2013 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeni ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 13/05/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Dava, haksız icra takibi nedeni ile uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, istem reddedilmiş; karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, davalı bankadan tüketici kredisi çektiğini, taksitlerini aksatmadan ödediğini, son olarak geriye kalan borcunun tamamını ödeyerek kapatmak istediğini, bankadaki gişe görevlisinin yatırmış olduğu parayı alarak kredi borcunun kapandığını söylediğini, ancak daha sonra bankaya yeni kredi almak için başvurduğunda ilk krediden dolayı borcunun olduğunu bildirdiklerini, sürekli borcun ödenmediği gerekçesi ile mesaj gönderildiğini, parayı ödediği halde kredi borcunun banka çalışanı tarafından kapatılmadığını, banka çalışanları hakkında suç duyurusunda bulunduğunu, icra tehditi altında kaldığını, bu nedenle menfi tespit davası açtığını, ancak davalının menfi tespit davasının sonucunu dahi beklemeden aleyhine icra takibi başlattığını, ceza dosyasında alınan bilirkişi raporunda banka tarafından kendisinden fazla para tahsili yapıldığının tespit edildiğini, ceza davasında ayrıca vekalet ücreti ödemek zorunda kaldığını, banka tarafından kendisinden fazla tahsil edilen para ve ödediği vekalet ücretlerinden oluşan maddi zararı ile menfi tespit davasının kabul edilmesi nedeniyle de borçlu olmadığı halde hakkında icra takibi yapılmasından dolayı uğramış olduğu manevi zararının tazminini talep etmiştir.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda maddi tazminat talebinin reddine, hukuka aykırı eylem ile netice arasında illiyet bağının bulunmadığı gerekçesi ile de manevi tazminat talebininde reddine karar verilmiştir.Dosya kapsamından, davacının davalı bankadan çekmiş olduğu tüketici kredisini süresinden önce toplu şekilde kapatmak istediğini banka görevlisine söylediği, banka görevlisinin de parayı davacının kredi borcunun taksitler halinde ödendiği hesabına yatırdığı, borcu kapatma işlemi yapmadığı, yatan bu paradan kredi borcunun taksitler halinde ödenmeye devam edildiği, fon alındığı, telefon ücretlerinin ödendiği, davacının yatırmış olduğu paranın o anda borcu kapatmak için yeterli olduğu, alınan bilirkişi raporu ile sabittir. Davalı banka tarafından davacının kredi borcunun kapatılmaması nedeni ile davacı aleyhine icra takibi başlatılmış, davalının itirazı ile takip durmuştur. İcra takibinden önce ise davacı tarafından banka aleyhine .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/ 291 esas 2012/ 233 karar sayılı dosyası ile 22/09/2010 tarihinde menfi tespit davası açılmış olup, yapılan yargılama sonunda mahkemece davacının 27/09/2006 tarihli kredi sözleşmesinden dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.Şu durumda, borçlu olmadığı halde davalı banka çalışanlarının eylemleri nedeniyle aleyhine icra takibi yapılmasına neden olunmasından dolayı kişilik hakları zarar gören davacı yararına uygun bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) no'lu bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, (1) no'lu bentte gösterilen nedenlerle davacının diğer temyiz itirazlarının reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 11/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.