Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4520 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 400 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... vdl. aleyhine 25/06/2012 gününde verilen dilekçe ile muvazaa nedeni ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kabulüne dair verilen 18/10/2012 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 12/03/2013 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı asil ... ve vekili Avukat ... ile karşı taraftan davacı asil ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra taraflara duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Diğer temyiz itirazına gelince; a-Dava, muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece istem kabul edilmiş; karar, davalı ... tarafından temyiz olunmuştur.Davacı, dava dışı şirketten olan alacağını karşılıksız bırakmak amacı ile şirkete ait taşınmazın şirketin tasfiye memuru olan davalı ... tarafından önce davalı ... Seydi Kaya’ya satıldığını, sonra kendi şahsı adına geri satın aldığını bildirerek söz konusu tasarrufların muvazaalı olması nedeni ile iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, tasarruf muamelelerinin muvazaalı olmadığını savunarak davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, davacının dava dışı şirket aleyhinde başlattığı icra takibine ilişkin ödeme emrinin tebliğinden sonra şirket ortaklarının tasfiye kararı alıp dava konusu gayrimenkulü Ali Seydi Kaya’ya raiç değerinin çok altında satmalarında, bu kişi tarafından da tasfiye memuru ...’a taşınmazın geri satılmasında davacıdan mal kaçırma kastı olup tasarruf muamelesinin muvazaalı olduğunun kabulü ile tapunun iptaliyle dava dışı şirket adına tesciline karar verilmiştir. Somut olayda, davacının eldeki davayı açmaktaki amacı satış işleminin kendisi yönünden geçersizliğini sağlayarak alacağına kavuşmak olduğundan, davacının alacağını almasını sağlayacak biçimde, İcra ve İflas Yasası'nın 283/1. maddesinde yer alan kaydın iptaline gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebileceğine ilişkin düzenlemeye benzer bir karar verilmesi gerekirken mahkemece tapunun iptaline ve dava dışı şirket adına tesciline karar verilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir. b-Dava sırasında yapılan yargılama giderleri ve yargılama giderlerinden olan avukatlık ücreti, davanın değeri üzerinden kabul ve ret oranına göre taraflar arasında paylaştırılır.Davacı, dava dışı şirketten alacağını tahsil etmek amacı ile icra takibi başlatmış, bu takibin sonuçsuz bırakılması amacı ile şirket adına kayıtlı taşınmazın kaçırıldığını savunmuştur. Şu durumda davanın değeri, davacının dava dışı şirket aleyhinde başlattığı icra takibine konu alacak tutarıdır. Mahkemece, davacı tarafından dava dışı şirket aleyhinde başlatılan icra takip dosyası getirtilerek alacak tutarı belirlenmeli, bu miktar üzerinden ilam harcı ile yargılama giderlerinden olan vekalet ücreti hesaplanmalıdır. Yanılgılı değerlendirme ile taşınmazın değeri üzerinden harç ve vekalet ücreti ödetilmesine karar verilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2/a-b) sayılı bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davalının öteki temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenlerle reddine ve temyiz eden davalı ... yararına takdir olunan 990,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine, peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 12/03/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.