MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vd. vekili Avukat ... tarafından, davalı ... vd. aleyhine 06/02/2009 gününde verilen dilekçe ile trafik kazası nedeni ile yaralanmadan dolayı maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kabulüne dair verilen 02/12/2011 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... vekili tarafından, duruşmasız olarak incelenmesi de davalı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 12/03/2013 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine duruşmalı temyiz eden davalı ... vekili Avukat ... geldi, karşı taraftan davacılar adına gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra tarafa duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, trafik kazası nedeni ile yaralanmadan dolayı uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece istem kabul edilmiş; karar, davalılar tarafından temyiz olunmuştur.Davacılar, davalı sürücünün tam kusuru ile okul geçidi levhası bulunan yerden geçmekte olan oğullarına çarparak yaralanmasına neden olduğunu, oğullarının lise giriş sınavına hazırlandığını ve yaralanması nedeni ile uzun süre derslerinden geri kaldığını, arkadaşlarına yetişebilmesi için özel hoca tutmak zorunda kaldıkları gibi tedavi masrafları da yaptıklarını beyanla uğradıkları maddi ve manevi zararın ödetilmesi isteminde bulunmuşlardır.Davalılar, kusur ve sorumlulukları bulunmadığını beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.Mahkemece, davalı sürücünün kazanın meydana gelişinde tam kusurlu olduğu benimsenerek hesaplanan maddi tazminat tutarı ile birlikte talep olunan manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmiştir.Borçlar Yasası'nın 47. maddesi gereğince yargıcın, özel durumları göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Takdir edilecek bu tutar, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel durum ve koşullar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden yargıç, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde nesnel (objektif) ölçülere göre uygun (isabetli) bir biçimde göstermelidir.Somut olaya gelince; davacı küçük ...’in trafik kazasına bağlı yaralanması nedeni ile iyileşmesinin 6 aya kadar uzayabileceği ancak maluliyet bırakmadan iyileştiği yönündeki ... Kurumu raporu, olay tarihi, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile yukarıda anılan ilkeler gözetildiğinde davacılar yararına takdir edilen manevi tazminat tutarları fazladır. Daha alt düzeyde manevi tazminat takdir edilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA, davalıların öteki temyiz itirazlarının ilk bentteki nedenlerle reddine ve davalı ... yararına takdir olunan 990,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davacılara yükletilmesine, temyiz eden davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 12/03/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.