MAHKEMESİ :Tüketici MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ............ aleyhine 21/05/2014 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 17/03/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2- Davalının diğer temyiz itirazına gelince;a) Dava, haksız takip nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, davalı şirket tarafından adına sahte olarak telefon hattı açıldığını, telefon sözleşmelerindeki imzanın kendisine ait olmadığının mahkeme tarafından tespit edildiğini, aleyhine açılan icra takibi nedeni ile davalarla uğraşmak zorunda olduğunu, psikolojisinin bozulduğunu belirterek uğramış olduğu maddi ve manevi zararın tazminini talep etmiştir.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davacının maddi tazminat talebinin reddi ile manevi tazminat talebinin kabulüne karar verilmiştir.Davacı, dava dilekçesinde 5.000,00 TL maddi tazminat ile 5.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmesine rağmen, maddi tazminat talebinin reddi ile talep miktarı aşılarak 6.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. HMK’nın 26. (HUMK’un 74.) maddesi uyarınca hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Mahkemece, talebi aşar şekilde karar verilmesi doğru değildir. Açıklanan gerekçe ile kararın bozulması gerekmiştir.b) Davacının talep etmiş olduğu maddi tazminat miktarı reddedilmiş olmasına rağmen davalı lehine vakalet ücretine hükmedilmemiş olması doğru görülmemiştir. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/4. maddesi ve 13. maddesi uyarınca reddedilen maddi tazminat miktarı gözetilerek davalı lehine ayrıca vekalet ücretine hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2/a-b) sayılı bentlerinde açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 04/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.