Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4387 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 5469 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vdl. vekili Avukat ... tarafından, davalı ... vdl. aleyhine 09/01/2008 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 15/12/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılardan ... ve ... vekili Avukat ... tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalılar ... ve ...'in aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Davalılar ... ve ...'in diğer temyiz itirazlarına gelince;Dava, haksız eylem nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istem kısmen kabul edilmiş; hüküm, davalılardan ... ve ... tarafından temyiz olunmuştur.Davacılar, destekleri olan ...'nin davalılar tarafından iştirak halinde kasten öldürüldüğünü belirterek, destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminatın davalılardan tahsilini talep etmiştir.Davalılar, kavga sırasında desteğin yandaşlarının çıkardığı arbede nedeni ile vefat etti??ini belirterek, davanın reddini savunmuştur.Yerel mahkemece, davalılardan ...'e yönelik davanın feragat nedeni ile reddine, diğer davalılara yönelik davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.a)Dava dilekçesinde, davacı ... için 15.000 TL, davacılar ... ve ... için ayrı ayrı 10.000 TL manevi tazminat istenmesine rağmen, mahkemece bu istekler aşılarak, davacı ... için 18.750 TL, ... ve ... için ayrı ayrı 15.000 TL manevi tazminata hükmedilerek, HMK’nun 26. maddesindeki taleple bağlılık ilkesi ihlal edilmiştir. Mahkemece, taleple bağlı kalınarak hüküm kurulmamış olması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle adı geçen davacılar yönünden bozulması gerekmiştir.b)Davacılar, dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak destekten yoksun kalma tazminatı isteminde bulunmuşlardır. Yargılamanın devamı sırasında düzenlenen bilirkişi raporunda davacıların destek zararlarının istemden daha fazla olduğunun belirlenmesi üzerine, davacılar ıslah dilekçesi vererek dava dilekçesindeki talep sonuçlarını artırmışlar ve bilirkişi raporunda belirlenen zarar miktarlarına göre bakiye zararlarını istemişlerdir. Ancak, davacılardan ... yönünden bilirkişi raporunda belirlenen zarar miktarı 17.333 TL olmasına rağmen, davacılar vekili ıslah ile talep sonucunu 17.186 TL'ye artırmıştır. Mahkemece, davacı ... yönünden ıslah ile artırılan miktarla bağlı kalınarak hüküm kurulması gerekirken, HMK’nun 26. maddesindeki taleple bağlılık ilkesini ihlal edecek şekilde, bilirkişi raporunda belirlenen zarar miktarına göre hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. c)Davalı, yargılama sırasında, davacılardan desteğin eşi olan ...'ye, ... ödemesi yapıldığını belirterek, ödenen miktarın tazminattan indirilmesi gerektiğini ileri sürmüş, mahkemece yaptırılan kolluk araştırması ile davacı ...'nin eşinin ... sigortasından yararlandığı tespit olunmuştur. Yerel mahkemece bu savunma ve tespit doğrultusunda araştırma yapılmamıştır. Halbuki, zarar ve yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince, davacıya dava konusu olay nedeniyle bağlı bulunduğu ... tarafından rücuya tabi maaş, gelir bağlanıp bağlanmadığının araştırılması, ödeme yapıldığının belirlenmesi halinde ise, usulüne uygun olarak gereken indirimlerin yapılması gerekirken, açıklanan yönler gözetilmeyerek, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2-a,b,c) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 11/03/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.