Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 4352 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 3585 - Esas Yıl 2012
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... vdl. aleyhine 25/12/2009 gününde verilen dilekçe ile muvazaalı işlemin iptalinin istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 06/12/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı-karşı davalı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre mahkemenin birleşen 2010/426 esas sayılı dava dosyasına yönelik temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Asıl dava dosyasında verilen hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince; asıl dava muvazaa nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Mahkemece, davalılardan ... A.Ş.'ne ilişkin davanın husumet yokluğu; davalı ...'a yönelik istemin ise, hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı-davalı ... tarafından temyiz olunmuştur.a-Davalılardan ... A.Ş.'nin dava tarihi itibariyle tüzel kişiliği mevcut olup; yargılama aşamasında tasfiyesine karar verilmiş olmasına göre, istemin tasfiye organlarına yöneltilerek yargılamanın sürdürülmesi gerekir. Mahkemenin, bu davalı hakkındaki davayı husumet yokluğu nedeniyle reddi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. b-Gerek dava dilekçesinde ve gerekse de yargılama aşamasındaki beyanlarda, açıkca muvazaa olgusuna dayanılmıştır. (BK m.18).Kural olarak üçüncü kişiler (olayımızda davacı) muvazaa nedeniyle hakları zarara uğratıldığı takdirde, tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilir. Çünkü, danışıklı olan bir hukuki işlem ile üçüncü kişinin zararlandırılması ona karşı işlenmiş bir haksız eylem niteliğindedir. Şu durumda, BK'nun 18. maddesi hükmü uyarınca uyuşmazlığın esasının çözümlenmesi gerekir. Mahkemece, dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçelerle hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın reddi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda (2/a-b) sayılı bentlerde gösterilen nedenlerle davacı-davalı ... yararına BOZULMASINA; öteki temyiz itirazlarının ise (1) sayılı bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 11/03/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.