MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... vdl. aleyhine 27/03/2007 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 26/10/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı ... vasisi ... ve davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı ... vasisinin temyiz itirazları reddedilmelidir.2- Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince;a- Dava, haksız haciz ve haksız eyleme dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın davalı ... yönünden kabulüne,davalı ... ve ... yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ... vasisi tarafından temyiz edilmiştir.Davacı vekili ; müvekkili aleyhine davalı ... tarafından icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin imzanın kendisine ait olmaması sebebiyle takibin iptali için dava açtığını,bilirkişi incelemesinde imzanın müvekkiline ait olduğunun tespiti nedeniyle mal varlığının satışa çıkartıldığını ve paraya çevrilerek davalı ... tarafından icra veznesinden tahsil edildiğini, bu arada sanık ... hakkında sahte senet tanzim ederek icraya koymak suçundan dolayı 2. Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldığını, davalının mahkum olduğunu, Ağır Ceza dosyası içerisindeki ifadelere göre,sahte senetler ile müvekkiline zorla imzalatılan senetlerin icra kasasından alınarak değiştirilmiş olduğunun ortaya çıktığını, 2. İcra Müdürü olan davalı ...'ın resmi evrakı saklaması hususunda sorumlu olması nedeniyle kusurunun bulunduğunu ve ... Bakanlığının da bu olayda kusurunun oluştuğunu iddia ederek maddi tazminatın tahsilini istemiştir.İcra ve İflas Kanunu'nun 5 maddesinde ''İcra ve İflas dairesi görevlilerinin kusurlarından doğan tazminat davaları,ancak idare aleyhine açılabilir'' hükmüne yer verilmiştir.Somut olayda, davalı icra müdürü ... yönünden İcra ve İflas Kanunu'nun 5. maddesi gereğince davanın husumetten reddine karar verilmesi gerekirken esastan reddine karar verilmiş olması doğru bulunmamış, kararın bozulması gerekmiştir.b-Mahkemece,davalı ... Bakanlığına karşı açılan davanın hizmet kusuruna dayanan haksız fiil nedeniyle uğranılan tazminat davası olması nedeniyle ancak İİK nun 2 nci ve 50 nci maddeleri gereğince idari yargıda tam yargı davası açılabileceği gerekçesiyle davalı ... yönünden görevsizlik kararı verilmiş isede, İcra ve İflas Kanunu'nun 5 maddesinde ''İcra ve İflas dairesi görevlilerinin kusurlarından doğan tazminat davaları,ancak idare aleyhine açılabilir. Devletin, zararın meydana gelmesinde kusurlu bulunan görevlilere rücu hakkı saklıdır. Bu davalara adliye mahkemelerinde bakılır'' hükmüne yer verilmiştir. Bu kapsamda davalı ... yönünden işin esasının incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş bu nedenle de kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2-a/b) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA; davalı ... vasisinin tüm,davacının diğer temyiz itirazlarının ilk bentte gösterilen nedenle reddine ve temyiz eden davacıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 07/03/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.