Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4095 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 7486 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Eskişehir 4. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 28/02/2013NUMARASI : 2012/198-2013/90Davacılar C.. A.. vd. vekili Avukat V.. A.. tarafından, davalı Ö.. D.. aleyhine 08/05/2012 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 28/02/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; dava, haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz olunmuştur.Davacılar, taraflar arasında çıkan tartışmanın kavgaya dönüştüğünü bu sırada davalının davacı C.. A..'ı yaraladığını, davalı B.. A.. hakkında ise haksız yere şikayette bulunarak yargılanmasına sebebiyet verdiğini beyanla uğradıkları üzüntünün telafisi amacıyla manevi tazminatın davalıdan tazminini talep etmişlerdir.Davalı, kusursuz olduğunu aslında davacıların kendisine saldırdığını iddia ederek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davacı B.. A..'ın açmış olduğu davanın reddine, davacı C.. A..'ın açtığı davanın ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.Davaya konu olayda; olay tarihi, tarafların kusur durumu, olayın oluş şekli, davacıda meydana gelen yaralanmanın basit tıbbi müdahale ile giderilebilir nitelikte olması ve yukarıdaki ilkeler dikkate alındığında; davacı yararına hükmedilen manevi tazminat miktarı fazladır, davacı yararına daha alt düzeyde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 11/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.