Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3893 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 17710 - Esas Yıl 2014





Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 31/07/2008 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 17/07/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın, husumet yokluğundan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı vekili, müvekkilinin Simav PTT Başmüdürlüğünde 1994 yılından beri dağıtıcı olarak görev yapmakta iken davalılar tarafından birden fazla haksız ve keyfi şekilde başka yerlere atamasının yapıldığını, davalıların idare mahkemesi kararlarını saygı göstermeyerek müvekkilinin zararına neden olduklarını belirterek maddi ve manevi tazminat talep etmiştir.Mahkemece, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine dair verilen karar dairemizce "davalılar ..., .... ve .... zamanaşımı definde bulunmadıkları ayrıca Dumlupınar Kütahya Başmüdürlüğüne naklen atamasının yapıldığı 25/01/2008 tarihi ile dava tarihi arasında BK 60 maddesinde öngörülen 1 yıllık zamanaşımı süresi dolmadığı" gerekçesi ile bozulması üzerine mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, Anayasanın 129/5 ve Devlet Memurları Kanunu'nun 13. maddeleri gereğince kamu görevlilerinin hizmet kusurundan kaynaklanan zararların tazmini için idareye dava açılması gerektiğinden bahisle davanın husumet yokluğundan reddine karar vermiştir.Dava dilekçesinden açıkça idare mahkemesinin kararının uygulanmaması sebebine de dayanıldığı anlaşılmaktadır. İdari Yargılama Usulü Kanununun 28/4. maddesinde de; "Mahkeme kararlarının (otuz) gün içinde kamu görevlilerince kasten yerine getirilmemesi halinde ilgilinin kararı yerine getirmeyen kamu görevlisi aleyhine tazminat davası açılabileceği" belirtilmiştir.Mahkemece işin esasının incelenmesi gerekirken husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davacının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 31/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.