MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 19/11/2013 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 25/11/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2- Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince;Dava, haksız fiil nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne hükmedilmiş; karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, taksirle orman yangınına neden olan davalıdan, yanmasına sebep olduğu ağaçların bedelini ve yeniden ağaçlandırma tutarının olay tarihinden işleyecek yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dosya kapsamından, davacının ağaç bedeli olarak ...TL talep ettiği, mahkemece .. TL'ye hükmedildiği anlaşılmaktadır. 6100 Sayılı HMK'nın 26/1. maddesi uyarınca, hakim tarafların talep sonucuyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Şu durumda, mahkemece davacının ağaç bedeli ile ilgili talebinin aşılarak, fazlaya hükmedilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.Yine, dava haksız eylemden kaynaklandığına göre, kural olarak, haksız eylemde bulunan eylem tarihinde temerrüde düşmüş sayılır ve faize de istek bulunduğu takdirde bu tarihten itibaren hükmedilir. Nitekim, mahkemece belirlenen tazminata olay tarihinden itibaren faiziyle karar verilmiştir. Öyleyse, zararın olay tarihindeki veriler üzerinden belirlenmesi gerekir. Olay tarihi 27/08/2011 olmasına rağmen, bilirkişi tarafından 2009 yılı verilerine dayanılarak hesaplama yapılmış, mahkemece de bu rapor benimsenerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Şu durumda, olay tarihindeki veriler üzerinden yaptırılacak hesaplama doğrultusunda karar verilmesi yerine, 2009 yılı verilerine dayanılarak yapılan hesaplama doğrultusunda hüküm kurulması da doğru görülmemiş, kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2) numaralı bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davacının diğer temyiz itirazlarının (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle reddine 23/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.