Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3776 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 4821 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... End. Mak. ve Tes. İht. İht. Tic. Ltd. Şti. aleyhine 13/11/2006 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 30/12/2011 günlü kararın Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne ve miktar itibariyle duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava kişilik haklarına saldırı nedeni ile uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı ... Organize Sanayi Bölge Müdürlüğünce yapılacak çamur kurutma ihalesinde görev yapmakta olduğunu, davalının anılan ihaleye katılma isteğine ihale şartnamesinde belirlenen koşulları taşımaması nedeni ile izin verilmediğini, bunun üzerine davalının ... Belediye Başkanlığına, ... Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanlığına ve üyelerine, ... Organize Sanayi Bölge Müdürlüğüne hitaben keşide ettiği ... 17. Noterliği'nin 13/07/2006 tarihli ve 13110 yevmiye no'lu ihtarnamesindeki beyanları ile kişilik haklarına saldırıda bulunduğunu belirterek uğradığı manevi zararının davalı tarafından tazmin edilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davalı tarafından keşide edilen ihtarnamede kullanılan ifadelerin davacının kişilik haklarını ihlal ettiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden; davalının sorumluluğunda yapılan ihaleye alınmaması üzerine keşide ettiği davaya konu edilen ihtarname ile ihale yöntemini ve kendisine şartname verilmemesini eleştirerek işi daha ucuza yapabileceğini belirttiği, ihtarnamede geçen ihaleye fesat karıştırma ifadesinin davacının şahsına yönelik olmadığı, davalının davaya konu beyanlarının düşünce açıklaması niteliğinde olduğu, eleştiri sınırları içinde kaldığı ve davacının kişilik haklarına yönelik bir saldırı teşkil etmediği, hakaret içermediği anlaşılmaktadır. Şu durumda mahkemece istemin tümden reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile kısmen kabulü doğru olmamış, kararın bozulmasını gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 04/03/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.