MAHKEMESİ : Şanlıurfa 3. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 20/09/2012NUMARASI : 2012/234-2012/433Davacı S.. H.. vekili Avukat A.. E.. tarafından, davalı M.. G.. vd aleyhine 19/01/2010 ve 23/03/2010 gününde verilen dilekçe ile alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl ve birleşen davanın kabulüne dair verilen 20/09/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılardan A.. K.. vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2- Diğer temyiz itirazlarına gelince;a-Dava, Avukatlık Kanunu’nun 165. maddesinden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı A.. K.. tarafından temyiz edilmiştir.Davacı avukat, asıl ve birleşen davanın davalısı M.. G..’ün vekili olarak, birleşen davanın davalıları A.. B.., A.. K.. ve B.. Madencilik Tur. İth. İhr. İnş. San ve Dış Tic. Ltd. Şti. aleyhine, Şanlıurfa 1. İcra Müdürlüğü’nün 2009/4597 esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi yaptığını, haciz işlemi nedeniyle asıl davanın davalısı B.. T.. tarafından müvekkili M.. G.. aleyhine istihkak davası açıldığını, yine birleşen davanın davalıları A.. B.. ve B.. Madencilik Ltd. Şti. tarafından borca itiraz ve şikayet istemli davanın açıldığını, bu davalarda karşı taraf vekillerince, tarafların haricen anlaştığı belirtilerek davalardan feragat edildiğini, bilahare vekil eden M.. G.. tarafından icra dosyasındaki hacizlerin kaldırıldığını ve anlaşma sonucu icra dosyasının takipsiz bırakıldığını, tüm bu takip ve davalarda avukatlık hizmeti verdiğini ancak vekalet ücretini alamadığını, Avukatlık Kanunu’nun 165. Maddesi uyarınca vekalet ücretinden davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu belirterek maddi tazminat isteminde bulunmuştur.Mahkeme, 31/03/2011 tarihli ilk kararında; asıl ve birleşen dosyada davanın kabulüne, 21.608,68 TL’nin davalı M.. G.. ve B.. T.. yönünden asıl dava tarihinden, davalılar A.. K.., B.. Madencilik Ltd. Şti. ve A.. B.. yönünden birleşen dosyanın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar vermiş, hükmün davacı ve davalı A.. K.. tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 13. Hukuk Dairesi tarafından 20.12.2011 gün, 2011/13528 esas, 2011/ 19638 karar sayılı ilamı ile davacının asıl ve birleşen dava dosyalarında toplam talep miktarının 43.217,00 TL olmasına karşın mahkemece, 21.608,68 TL’ye hükmedilerek, kalan miktar için olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması nedeniyle karar bozulmuştur.Mahkeme bozma ilamına uymuş, asıl ve birleşen dava yönünden ayrı ayrı hüküm kurarak, her iki davada da ayrı ayrı 21.608,68 TL’nin tahsiline karar vermiştir. Bu karar yalnızca birleşen davanın davalısı A.. K.. tarafından temyiz edilmiştir.Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; birleşen davaya konu alacağın temelinde Şanlıurfa 1. İcra Müdürlüğünün 2009/4597 sayılı takip dosyası ile bu takibe vaki itirazın incelendiği 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2009/258 esas sayılı dosyasının bulunması nedeniyle; “icra dosyası açısından” davacı avukatın, müvekkilinden isteyebileceği tutarın, asıl alacak miktarı üzerinden hesaplanan 10.804,34 TL, hasma tahmil edilecek tutarın yine aynı şekilde hesaplanan 10.804,34 TL olduğu ve toplam 21.608,68 TL’den Avukatlık Kanunu’nun 165. Maddesi uyarınca her iki tarafın müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu belirtilmiştir. Mahkeme de rapor gibi, avukatın ücret alacağının kapsamında; avukat ile müvekkili arasında geçerli bir ücret sözleşmesi var ise; sözleşmedeki bu miktarın, sözleşme yok ise Avukatlık Kanunu’nun 163/son maddesi gereğince hesaplanacak miktarın ve aynı yasanın 164/son maddesindeki sıralama koşulu bulunmamak kaydıyla, müvekkil lehine yargılama gideri olarak hasma tahmil edilecek miktarın bulunduğunu benimsemiştir.Avukatlık Kanunu’nun 165. Maddesinde; “İş sahibinin birden çok olması halinde bunlardan her biri, sulh veya her ne suretle olursa olsun taraflar arasında anlaşmayla sonuçlanan ve takipsiz bırakılan işlerde her iki taraf avukat ücretinin ödenmesi hususunda müteselsil borçlu sayılırlar.” hükmü düzenlenmiştir. Bu hüküm uyarınca her iki tarafın müteselsilen sorumlu olduğu avukatlık ücreti, davanın kazanılması ya da takibin sonuçlanması halinde, yargılama gideri olarak hasma tahmil edilecek olan ücrettir. Bu miktar da eldeki davada 10.804,34 TL’dir. Davacının kendi müvekkili ile aralarındaki vekâlet ilişkisine göre hak ettiği ücretten, bu ilişkinin dışında bulunan davalı sorumlu tutulamaz. Avukatlık Kanunu’nun 165. Maddesi vekalet ilişkisine göre alınacak ücreti kapsamamaktadır. Yanılgılı gerekçe ile bu miktardan da davalının müteselsilen sorumlu tutulması doğru değildir. Açıklanan nedenle kararın bozulması gerekmiştir.b-Davacı, asıl davayı müvekkili M.. G.. ile istihkak iddiasında bulunan B.. T..’a, birleşen davayı yine müvekkili M.. G.. ile aleyhine icra takibi başlatılan Abdülaziz Badıllı, A.. K.. ve B.. Madencilik Ltd. Şti.’ye yöneltmiştir. Mahkemece hüküm fıkrasında bu hususa dikkat edilmiş olmakla birlikte, karar başlığında asıl davada davalı olarak yer almayan birleşen davanın davalıları A.. B.., A.. K.. ve B.. Madencilik Tur. İth. İhr. İnş. San ve Dış Tic. Ltd. Şti. de davalı olarak gösterilmiştir. Bu husus infazda tereddüt doğuracağından kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2-a-b) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle, kararı temyiz eden birleşen davanın davalısı A.. K.. yararına BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 04/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.