MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... tarafından, davalılar .. ve diğeri aleyhine 22/03/2013 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 10/02/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1- Davacının davalı ...'e yönelik temyizleri yönünden;Dava, haksız eylem nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, ekmiş olduğu buğday ürününe, davalılar köy muhtarlığına izafeten muhtar .. ve köy azası ...'in sürerek zarar verdiklerini belirterek zararının ödetilmesini istemiştir.Davalılar, dava konusu taşınmazların köy tüzel kişiliğine ait olduğunu, kaymakamlıkça verilen men kararına rağmen ekim yapılması nedeniyle, bu olayın olduğunu, davalı ...'in taraf sıfatının olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, davacının buğday ürününün kaymakamlığın men kararına dayanılarak sürüldüğünü, davacının mera niteliğindeki taşınmazları kullanma hakkının olmadığı, kaldı ki kira sözleşmesi veya ecrimisil belgelerini de sunamadığı, davanın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken veya görevlerini yaparken kişilere zarar vermesi, ilgili kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturur. Bu durumda sorumlu, kamu görevlisinin emrinde çalışmakta olduğu kamu kurumu olup dava o kurum aleyhine açılmalıdır. (TC Anayasası 40/III, 129/V, 657 Sy. K.13, HGK 2011/4-592 E., 2012/25 K.) Bu konuda yasal düzenlemeler, emredici hükümler içermektedir. Diğer yandan Sorumluluk Hukukunun temel ilkeleri açısından bakıldığında da bu şekilde düzenlemenin mevzuatta yer almış olması zarar görenin zararının karşılanması yönünde önemli bir teminattır.Dava tarihinde yürürlükte 6100 sayılı .. 114/1-d maddesinde, taraf sıfatının dava şartı olduğu ve 115. maddede, dava şartlarının davanın her aşamasında ve resen incelenebileceği belirtilmiştir.Dosya kapsamında dinlenen tanık beyanlarından, sürme eyleminin iki kez yapıldığı; ilk eylemin muhtar olan davalı .. tarafından jandarma nezaretinde gerçekleştirildiği, ikinci eylemin ise o tarihte köy azası olan davalı ... tarafından jandarma nezaretinde gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır.Şu durumda, mahkemece kamu görevlisi olan davalı ... hakkında, kusurlarına dayanılarak açılan davanın husumet yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan yazılı gerekçe işin esasının incelenmiş olması olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.2- Davacının, davalı .. temsilen muhtar .. yönelik temyizi yönünden;İdari bir kuruluş olan .. (Köy muhtarlığının), kamusal görevi çerçevesinde zarar doğurucu eylemi gerçekleştirdiği anlaşılmaktadır. İdari eylem ve işlemlerden doğan zararlardan dolayı İdari .. 2/1-b maddesi gereğince idareye karşı, idari yargı yerinde tam yargı davası olarak açılması gerekir. Görev konusu kamu düzenine ilişkin olup ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında mahkemelerce kendiliğinden gözetilir.Dava tarihinde yürürlükte 6100 sayılı .. 114/1-b maddesinde, yargı yolunun caiz olmasının dava şartı olduğu ve 115. maddede, dava şartlarının davanın her aşamasında ve resen incelenebileceği belirtilmiştir.Somut olayda, köy tüzel kişiliğine izafeten muhtarın kaymakamlığın men kararına dayanarak eylemi gerçekleştirdiği sabittir. Mahkemece açıklanan yönler gözetilerek, .. yönünden yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan yazılı gerekçe ile işin esasının incelenmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (1) ve (2) no'lu bentlerde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 15/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.