MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ve diğeri aleyhine 14/12/2009 gününde verilen dilekçe ile haksız fiilden kaynaklanan tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 17/05/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılardan ... vekili ile diğer davalı vasisi Havva Çelik tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince:Dava, haksız fiil nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, dava kısmen kabul edilmiş, kararı davalılar temyiz etmişlerdir. Davacı, davalıların kendisini yaralaması nedeniyle 1.000,00 TL maddi, 24.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsilini istemiştir. Yerel mahkeme, maddi tazminatın feragat nedeniyle reddine, manevi tazminatın kısmen kabulü ile 12.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline hükmetmiştir.Borçlar Yasası'nın 47. maddesi gereğince yargıcın, özel durumlar?? göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Takdir edilecek bu tutar, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel durum ve koşullar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden yargıç, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde nesnel (objektif) ölçülere göre uygun (isabetli) bir biçimde göstermelidir.Somut olayın gelişim biçimi, olayın meydana geldiği tarih ve yukarıda anılan ilkeler birlikte değerlendirildiğinde hüküm altına alınan manevi tazminat miktarı fazladır. Şu durumda yerel mahkemece davacı yararına daha alt düzeyde manevi tazminata hükmolunmak üzere kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA, davalıların diğer temyiz itirazlarının yukarıda (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 16/01/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.