MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 08/05/2009 gününde verilen dilekçe ile haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 27/06/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haczi caiz olmayan mesleki araçların haciz ve muhafaza altına alınması nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm; davalı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, borcundan dolayı davalı tarafından yapılan icra takibi sırasında veteriner kliniğinde haciz işlemi yapıldığını, mesleki olarak lüzumlu ve haczi caiz olmayan tibbi cihazların haczedilerek muhafaza altına alınması nedeniyle zarara uğradığını belirterek, maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı, alacağını tahsil için icra takibi yaptığını, davacının borcunu ödememesi üzerine işyerinde haciz uygulandığını, mahcuzların muhafaza altına alınması ve yediemin deposuna teslimi görevinin icra memurlarının görevinde olması nedeniyle kendisinin sorumlu tutulamayacağını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; davacının veteriner hekim olarak mesleğini haciz yapılan işyerinde ifa ettiği, haciz nedeniyle davacının malzemelerinin zarar gördüğü meslek ile ilgili cihazların haczedilmemesi veya haczedilse dahi işyerinde bırakılması gerektiği kabul edilerek maddi tazminat talebinin kabulüne, koşulları oluşmadığı gerekçesi ile manevi tazminat talebinin ise reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamından, davalının nafaka alacağı nedeniyle yaptığı icra takibi sırasında, borcun ödenmemesi nedeniyle haciz kararı aldırdığı ve davacıya ait işyerinde bir kısım tıbbi cihaz ve aletlere haciz konularak yediemine teslim edildiği anlaşılmaktadır. Yediemine teslimi ve muhafazası sırasında birtakım zararlar oluşmuş ise de; haczedilen malları koruma altına almak gibi bir görevi bulunmayan davalı alacaklı hakkındaki davanın taraf sıfatı olmaması nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, Mahkemece esasa girilerek davalının tazminatla sorumlu tutulmuş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 20/02/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.