Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2759 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 2779 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacılar ....vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... aleyhine 08/05/2002 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 14/11/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Diğer temyiz itirazına gelince;Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacılar, davalı sürücünün kusuruyla meydana gelen kaza sonucu davacı ....'un ağır yaralandığını beyanla, maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuşlar, 06.10.2009 tarihli dilekçe ile de tazminat talebini ıslah ederek artırmışlardır.Davalılar, kusursuz olduklarını beyanla davanın reddini talep etmişler, ıslahla artırılan bölümün de zamanaşımına uğradığını ve reddi gerektiğini savunmuşlardır.Mahkemece açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, ıslahla artırılan miktar yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.Yürürlükte bulunan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 176.maddesinde "Taraflardan her biri yapmış olduğu usul işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebilir. Aynı davada, taraflar ancak bir kez ıslah yoluna başvurabilir" şeklinde yine aynı kanunun 177. maddesinde "Islah, tahkikatın sona ermesine kadar yapılabilir " biçiminde düzenleme getirilmiştir. Dava dilekçesinde belirtilen dava konusunun (müddeabihin) ıslah yoluyla artırılması ek dava niteliğinde olmayıp dava dilekçesinin kısmi ıslahı niteliğindedir. Islah kurumu yasada ayrıca düzenlenmiş olması ve kendine özgü kurallarının olması nedeniyle ek dava niteliğinde kabul edilemeyeceğinden asıl davaya karşı ileri sürülebilecek zamanaşımı defi, ıslah edilen kısma karşı ileri sürülemez. Davacı, süresi içinde tazminat davası açtığından ve sadece miktar yönünden davasını ıslah ettiğinden ıslah ile artırılan miktara ilişkin talebin süresinde olduğunun kabulü gerekir. Açıklamalar doğrultusunda mahkemece ıslah ile artırılan miktar yönünden talebin kabulüne karar verilmesi gerekirken, zamanaşımına uğradığı gerekçesi ile red kararı verilmesi doğru bulunmamış, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ : Temyiz edilen kararın yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının (1) numaralı bentte gösterilen nedenlerle reddineve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 19/02/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.