Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2693 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 10354 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 31/10/2007 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 22/12/2009 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili taraflarından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının tüm, davalının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız fiil nedeni ile uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece istem kısmen kabul edilmiş; karar davacı ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, maliki olduğu taşınmaza davalı taşınmazı tarafından tecavüzde bulunulduğunu,bu nedenle taşınmazında ve taşınmazı üzerinde bulunan dairelerinde değer kaybı oluştuğunu belirterek oluşan değer kaybı zararının davalıya ödetilmesi isteminde bulunulmuştur.Davalı ise, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, taşınmazda meydana gelen inşaat alan?? kaybının belediye tarafından taşınmazın arka cephesine doğru çıkıntı yapılmasına izin verilmek suretiyle giderildiği, davacının inşaat sahasında herhangi bir daralma oluşmadığı, davacının tecavüze uğrayan 5.90 m²'lik arsası sebebiyle 2.065,00 TL zararı olabileceği benimsenerek tecavüz edilen alanın bedeline hükmedilmiştir.Şu durumda, davacının taşınmazına tecavüz edilen 5.90 m2 'lik alanın davacı lehine bedeline hükmedildiği anlaşıldığına göre, bu kısmın mülkiyetinin davalı adına tesciline karar verilmesi gerekirken bu konuda karar verilmemiş olması doğru görülmemiştir.Açıklanan neden gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenle davalı yararına BOZULMASINA, davacının tüm, davalının diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenlerle reddine ve temyiz eden davalıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 18/02/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.