MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 25/03/2014 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 15/12/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz olunmuştur.Davacı, kurye elamanı olarak davalıya teslim etmesi gereken belgeyi teslim etmek için davalı ile konuşurken adresi bulmakta zorlanması nedeniyle davalının hakaretine maruz kaldığını, açılan ceza davası sonucunda da davalı hakkında mahkumiyet kararı verildiğini belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur.Davalı, hakaret kastı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, dinlenen tanıklar ve ceza dosyası içeriğine göre hakaret olgusunun gerçekleştiği kabul edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Davaya esas .. 2013/301 esas - 2013/1709 karar no'lu dosyası içeriğinden; Davacının bir kurye şirketinde görevli olarak çalıştığı, davalıya ait kredi kartlarının teslimi ile görevlendirildiği, ancak adresi bulamaması sebebiyle kredi kartının tesliminin geciktiği ve sorunlar yaşandığı, kredi kartlarının teslim edildiği sırada yaşanan tartışma esnasında davalı tarafından davacıya yönelik sarf edilen sözlerin davacıya karşı hakaret unsurları içeren, şeref ve haysiyeti rencide etmeye yönelik sözler olduğu gerekçesiyle davalının hakaret suçunu işlediği kabul edilerek mahkumiyet hükmünün açıklanmasının ertelenmesine karar verildiği anlaşılmaktadır. Hükmün açıklanmasının ertelenmesi yönündeki ceza mahkemesi kararları hukuk hakimini bağlayıcı olmadığı gibi davaya konu olan sözlerin nezaket dışı ve icapsız sözler olduğu anlaşılmaktadır. Ancak, kişilik haklarına saldırı oluşturacak nitelikte olmadığı anlaşıldığından mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle kısmen kabul kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 01/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.