MAHKEMESİ : Çaycuma Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 12/11/2012NUMARASI : 2009/417-2012/1222Davacı A.. İ.. vekili Avukat C. G. tarafından, davalı A.. Ö.. aleyhine 23/03/2009 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davaların zamanaşımı nedeni ile reddine dair verilen 12/11/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacı A.. İ..'ın asıl davaya yönelik tüm, davalı A.. Ö..'in asıl davaya yönelik aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalı A.. Ö..'in asıl davaya yönelik diğer temyiz itirazına gelince;Asıl ve birleşen davalar, haksız eylem nedeniyle uğranılan manevi zararların ödetilmesi istemlerine ilişkindir. Yerel mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davaların zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.Yerel mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, davalı A.. Ö.. yararına vekalet ücreti takdir edilmemiştir. Davalı taraf, yargılama sırasında avukatla temsil edildiğine göre karar gününde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı yan yararına vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.3-Birleşen dosya davacıları Abdurrahim Özdil ve A.. Ö..'in birleşen dosyalara yönelik temyiz itirazlarına gelince;Tazminata konu eylem aynı zamanda suç teşkil ediyorsa Borçlar Kanunu'nun 60/2. maddesi uyarınca zamanaşımı süresi ceza zamanaşımı süresidir. Birleşen dosya davacıları Abdurrahim Özdil ve A.. Ö.., hakaret nedeni ile kişilik haklarının saldırıya uğradığını öne sürerek manevi zararlarının ödetilmesini istemişler, birleşen dosya davalısı A.. İ.. hakkında hakaret suçundan kamu davası açılmıştır. Buna göre; somut olayda davalıA.. İ.. yönünden uygulanacak zamanaşımı süresi ceza zamanaşımı süresidir. Diğer yandan ceza davası devam ederken eldeki dava açılmış bulunduğundan ve ceza davasına müdahil olunup tazminat istenebileceğinden zamanaşımından sözedilemeyeceği Hukuk Genel Kurulu ve Dairemiz kararları ile istikrar kazanmıştır.Davaya konu olay 25/03/2004 tarihinde gerçekleşmiş, kamu davasının zamanaşımına uğraması nedeniyle 01/03/2012 tarihinde düşürülmesine karar verilmiştir. Eldeki birleşen davalar ise, davalı hakkında açılan kamu davası derdest iken 23/11/2009 ve 10/02/2010 tarihlerinde açılmıştır. Şu halde, ceza davası devam ederken açılan eldeki birleşen tazminat davalarında zamanaşımının dolduğundan söz edilemez.Yerel mahkemece, işin esasına girilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yanılgıya düşülerek yazılı biçimde birleşen davaların zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş olması doğru değildir. Kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) no'lu bentte açıklanan nedenle asıl davanın davalısı A.. Ö.. yararına, (3) no'lu bentte açıklanan nedenle birleşen dosya davacıları A. Ö. ve A.. Ö.. yararlarına BOZULMASINA, davacı A.. İ..'ın asıl davaya yönelik tüm, davalı A.. Ö..'in asıl davaya yönelik diğer temyiz itirazlarının ise ilk bentte gösterilen nedenlerle reddine ve temyiz eden taraflardan peşin alınan harçların istekleri halinde geri verilmesine 14/01/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.