Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2527 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 2808 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 06/11/2006 gününde verilen dilekçe ile trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 30/10/2008 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Davacının diğer temyizine gelince; Dava, haksız eyleme dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı dava dilekçesinde, davalının tam kusurlu olarak kendisinin kullandığı araca çarptığını ve bu nedenle hastanede tedavi gördüğünü, maddi ve manevi zararlara uğradığını beyanla bu zararlarının davalıdan tazminini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın sübut bulmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.Borçlar Yasası'nın 47. maddesinde yer alan bedensel zarar kavramına ruhsal bütünlüğün bozulması, sinir bozukluğu veya hastalığı gibi zararların da girdiği, bedensel zararın sadece yaralanma biçimindeki vücut bütünlüğünün bozulmasını değil, ruhsal ve sinirsel bütünlüğün bozulmasını da koruduğu kabul edilmektedir.Dosya içeriğine göre, davacının kullandığı araçla seyir halinde iken, davalının sevk ve idaresindeki aracıyla ters yöne girmesi ve iki aracın çarpışması sonucu davacının aracının takla attığı anlaşılmaktadır. Kaza nedeni ile davacının yara almasa bile, kazanın şokunu yaşayıp, korku-panik haline maruz kaldığı ve davacının ruhsal bütünlüğünün ihlal edildiği kabul edilmelidir. Yerel mahkemece açıklanan yönler gözetilerek, davacı yararına uygun bir tutarda manevi tazminat takdir edilmesi gerekirken, yerinde olmayan yazılı gerekçeyle manevi tazminat isteminin de reddedilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) numaralı bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davacının diğer temyiz itirazlarının yukarıda (1) numaralı bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 14/02/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.