Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2397 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 2580 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ...Ş. vdl. aleyhine 05/08/2005 gününde verilen dilekçe ile trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 18/10/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Diğer temyiz itirazlarına gelince; a)Dava, trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm; davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, karşıdan karşıya geçmek isterken davalılardan ...'nin kullandığı aracın çarpması sonucunda yaralandığını belirterek, iş göremezlik zararı ve manevi tazminat istemlerinde bulunmuştur. Davalılar, davacının dikkatsiz ve tedbirsizliği nedeniyle kazanın meydana geldiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; maddi tazminat isteminin feragat nedeniyle reddine, davalılardan ... aleyhine açılan davanın husumetten reddine, manevi tazminat talebinin ise, kısmen kabulü ile davalı sürücü ...'den tahsiline karar verilmiştir. Borçlar Yasası'nın 47. maddesi gereğince yargıcın, özel durumları göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Takdir edilecek bu tutar, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel durum ve koşullar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden yargıç, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde nesnel (objektif) ölçülere göre uygun (isabetli) bir biçimde göstermelidir.Dava konusu olayda; olay tarihi, davalının kusur oranı ve yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde davacı yararına hükmedilen manevi tazminat miktarı fazladır. Mahkemece açıklanan olgular gözetilerek, davacı yararına daha alt düzeyde manevi tazminat takdir edilmemiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.b) Yargılama giderleri arasında bulunan avukatlık ücreti, haklılık durumuna göre vekille temsil edilen taraf yararına hesap ve takdir edilir.Mahkemece, kabul edilen manevi tazminat talebi nedeniyle davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmiş ise de; reddedilen manevi tazminat yönünden davalı ... lehine vekalet ücretine hükmedilmediği anlaşılmaktadır. Manevi tazminat talebinin kısmen reddine karar verildiğinden davalı ... yararına avukatlık ücreti hesap edilmemesi usul ve yasaya uygun bulunmadığından kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda (2-a/b) sayılı bentlerde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, öteki temyiz itirazlarının yukarıda (1) sayılı bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 13/02/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.