MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... vd. aleyhine 20/11/2009 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kabulüne dair verilen 15/04/2011 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... vekili, duruşmasız olarak incelenmesi de davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 18/12/2012 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekili Avukat ... ile karşı taraftan davacı vekili Avukat ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra taraflara duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.1-Davacının davalı ... yönelik temyizi yönünden;Dava, davalılardan ... tarafından diğer davalı ... girişime ihale olunan “... hızlı tren yolu yapımı sırasında, davacıya ait 114 ada 14 parsel sayılı taşınmaza giden sulama borularının “hızlı tren yolu projesi” ile çakışması sonucu tahrip edilerek cazibe yoluyla sulanan taşınmazın artık sulanamaması nedeniyle oluşan taşınmaz değer kaybı ile her yıl oluşan ürün kaybı zararının tahsili istemine ilişkindir.Yerel mahkemece, davalı ...’ye yöneltilen davanın husumet düşmediğinden reddine, diğer davalıya yöneltilen davanın ise kabulüne karar verilmiş, karar, davacı ile davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Eldeki davada; ... tarafından diğer davalı şirkete ihale edilen hızlı tren yolu yapım işinin icrası sırasında davacıya ait taşınmaza giden sulama sisteminin tahrip edilmesi nedeniyle oluşan zararın tahsili istenmiştir.Dosya içeriğinden; davalı ...'ye yöneltilen davanın, hızlı tren yolu yapımı sırasında gerekli güvenlik önlemini almamak ve gerekli denetim yapmamak hukuksal nedenine dayandırıldığı anlaşılmaktadır. Yol yapımı kapsamında hızlı tren yolu yapımı, iyileştirilmesi ve bu kapsamdaki işlerin denetlenmesi ... Genel Müdürlüğünün kamu hizmeti kapsamındaki görevleri arasında olup, bu görevin hiç veya gereği gibi yerine getirilmemesi hizmet kusuru niteliğindedir. İdare’nin işlemi ya da eylemi nedeni ile doğan zararlardan dolayı; İdari Yargılama Usulü Yasası’nın 2/1-b maddesi gereğince İdare’ye karşı, idari yargı yerinde tam yargı davası açılması gerekir. Görev sorunu, açıkça veya hiç ileri sürülmese de kendiliğinden dikkate alınır. Yerel mahkemece anılan davalı yönünden yargı yolu bakımından dava dilekçesinin reddine kararı verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile karar verilmiş olması doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir. 2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı ... ’in aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 3-Davalı ... diğer temyiz itirazına gelince; Yerel mahkemece hükme esas alınan 8/7/2010 tarihli bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli ve yeterli değildir. Üniversiteden seçilecek konusunda uzman bilirkişi heyeti ile dava konusu taşınmazı içine alacak şekilde mahallinde yapılacak keşif ile; tahrip edilen eski sulama sisteminin tekrar işletilir hale getirilip getirilemeyeceği doyurucu gerekçelerle izah edildikten sonra şayet mevcut sistemin yeniden işletilebilirliği mümkün ise bunun masrafının ve bu masraftan davacıya düşecek hissenin ne kadar olduğu tespit edilmeli ve davacının hissesine düşen miktar kadar zarar olduğu kabul edilerek karar verilmelidir. Şayet mevcut sulama sistemi ya da diğer başkaca sistem ile davacı taşınmazının sulanabilmesi mümkün görülmezse diğer bir ifadeyle davacının taşınmazı eski durumu gibi cazibe yoluyla sulanabilir hale getirtilemiyorsa taşınmaz değer kaybı belirlenerek oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Karar açıklanan nedenlerle bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (1) sayılı bentte açıklanan nedenle davalı ... yönünden görev yönünden, (3) sayılı bentte açıklanan nedenlerle kararın esas yönünden BOZULMASINA, davalı ...’in diğer temyiz itirazlarının (2) sayılı bentte açıklanan nedenlerle reddine ve temyiz eden davacılar yararına takdir olunan 900,00 TL duruşma avukatlık ücretinin temyiz eden davalılar ...i'ne ve temyiz eden davalılar ... yararına takdir olunan 900,00 TL duruşma avukatlık ücretinin de davacıya yükletilmesine, taraflardan peşin alınan harçların istekleri halinde geri verilmesine 15/01/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.