Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2286 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 2626 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 25/10/2013 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne, icra inkar tazminatı talebinin reddine dair verilen 07/05/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, itirazın iptaline ilişkindir. Mahkemece, itirazın iptali isteminin kabulüne, icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı; davalının ....nde arsa sahibi olduğunu, arıtma ve altyapı katılım payı ödemeleri için düzenlenen faturaların ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine borçlu-davalının itirazının iptaline karar verilmesini istemiştir.Davalı cevap vermemiş ancak, icra dosyasında mevcut borca itiraz dilekçesinde, taşınmazı kiraya verdiğini, katılım payı ile ilgili faturalardan kiracının sorumlu olması gerektiğini belirtmiştir.Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda; davanın kabulüne, alacak hesaplama gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.Dosya kapsamından; takibe dayanak faturalara yasal 8 günlük süre içerisinde itiraz edildiğine ilişkin herhangi bir delil sunulmadığı nazara alındığında alacağın likit nitelikte oluşu gözetilerek, hükmedilen asıl alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesi gerekirken, icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmesi doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 23/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.