Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 2258 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 3181 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı .... vekili Avukat .... tarafından, davalı ....ne izafeten ..... aleyhine 30/01/2013 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeni ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 08/12/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2- Davacının diğer temyiz itirazları yönünden;Dava, haksız el koyma nedenine dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece , davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, kendisine ait kamyonunun içinde bulunan odun kömürüne ait faturayı yol kontrolü yapan kolluk güçlerine o anda bulamaması nedeni ile sunamadığını, .....' ne ait ekiplerin geldiğini, aracına ve içinde bulunan emvale Sulh Ceza Mahkemesi kararı ile el konulduğunu, kaçak orman emvali bulundurma nakletme, işleme, kabul etme suçlamalarından yargılandığını ve beraat ettiğini belirterek aracını işletememesi nedeni ile oluşan maddi zararını ve manevi zararının tazminini talep etmiştir. Davalı, davacının aracına mahkeme kararı ile el konulduğunu, davacının kendisinin emvale ait faturayı ve nakliye teskeresini sunamaması nedeni ile kusurlu olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davacının kendi kusuru ile kömürü nakletmek için nakliye teskeresini ve faturayı yanında bulundurmayarak olaya sebebiyet verdiği, orman muhafaza memurlarının tutmuş olduğu tutanakları en kısa sürede adli makamlara bildirmek zorunda olduğu, olayda davalı idarenin herhangi bir kusurunun olmadığı, Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 21/03/2014 tarihli kararının davalı idareye 26/03/2014 tarihinde tebliğ edildiği bu tarihin davanın açıldığı tarihten sonrasına denk geldiği belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir.Dosya kapsamından, davacının aracına 15/11/2010 tarihinde tutulan suç tutanağına istinaden Sulh Ceza Mahkemesi 2010/2359 değişik iş sayılı dosyası ile 22/11/2010 tarihinde el koyma kararı verildiği, davacının kaçak orman emvali nakletme, biçmek, işleme, kabul etme ve kullanma suçlarından yargılanmış olduğu Sulh Ceza Mahkemesi 2010/2330 Esas 2011/2488 karar sayılı dosyasında beraat ettiği ve kararın Yargıtay 3.Ceza Dairesi tarafından müsadere ile ilgili hüküm fıkrası eklenmek sureti ile düzelterek onanmasına karar verildiği, davacının aracını ancak 05/08/2014 tarihinde teslim aldığı sabittir.Mahkemece, davacının nakliye teskeresini ve faturasını sunamaması nedeni ile kendisinin kusurlu olduğu, davalı orman idaresinin kusurlu olmadığı belirtilerek maddi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş ise de belirtilen bu gerekçe ancak belirlenen zarar kapsamından indirim nedeni olabilir. Bu durumda, 6098 sayılı TBK 50, 51 ve 52. ( 818 sayılı BK 42, 43 ve 44 ) maddeleri gereğince belirlenecek tazminat miktarından uygun miktarda indirim yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken istemin tümden reddine karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) no'lu bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, (1) no'lu bentte gösterilen nedenlerle davacının diğer temyiz itirazlarının reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 22/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.