MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... . (kendisine asaleten çocukları ... tarafından, davalılar ... vd. aleyhine 03/10/2008 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 03/11/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2- Davacıların diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava ölümlü trafik kazasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm; davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar davalılardan İrfan'ın kullandığı, diğer davalı ...'a ait araçta bulunan destekleri .... 'nın davalılardan İrfan'ın direksiyon başında uyuması nedeniyle meydana gelen kazada vefat ettiğini belirterek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuşlardır. Davalılar olayda hatır taşıması olduğunu, kusur araştırması yapılması gerektiğini ve istenen tazminat miktarlarının fahiş olduğunu belirterek davanın redine karar verilmesini talep etmişlerdir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Borçlar Yasası'nın 47. maddesi gereğince yargıcın, özel durumları göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Takdir edilecek bu tutar, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel durum ve koşullar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden yargıç, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde nesnel (objektif) ölçülere göre uygun (isabetli) bir biçimde göstermelidir. Davaya konu olayda; olay tarihi, davacıların ölenle yakınlıkları ve yukarıdaki ilkeler göz önünde tutulduğunda takdir olunan manevi tazminat miktarı azdır. Davacılar yararına daha üst düzeyde manevi tazminat takdir edilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA; davacıların diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 11/02/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.