MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... vd. aleyhine 08/04/2011 gününde verilen dilekçe ile basın yoluyla hakaret nedeni ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 07/12/2011 günlü kararın Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi davalılar vekili ve duruşmasız olarak da davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne, miktar itibariyle duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırıdan dolayı uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, taraflarca temyiz edilmiştir.Davacı, .... gazetesinin 27/01/2011, 31/01/2011 günlü sayıları ve gazetenin 27/01/2011, 30/01/2011 günlü internet sitesinde davalı ... tarafından yazılan “Alkollü İçki Yönetmeliğine Neden Siyasetçi Cevap Verir”, “Bürokratik Oligarşi ...’da Ortaya Çıktı” başlıklı köşe yazılarının kişilik haklarına saldırı içerdiği iddiası ile manevi tazminat ödetilmesini istemiştir.Davalılar, dava konusu edilen yazının eleştiri sınırları içinde ve basın özgürlüğü kapsamında kaldığı gerekçesi ile istemin reddini savunmu??lardır. Mahkemece, 26/01/2011 günü gazetenin internet sitesinden ve 27/01/2011 günlü gazete nüshasında yayınlanmış bulunan “Alkollü İçki Yönetmeliğine Neden Siyasetçi Cevap Verir” başlıklı yazının eleştiri sınırları içinde kaldığı, 30/01/2011 günü internet sitesinden ve 31/01/2011 günü gazete nüshasında yayınlanan “Bürokratik Oligarşi ....’da Ortaya Çıktı” başlıklı yazıda, davalı yazarın davacının kompleks içinde olduğu makamdan güç olduğu yönündeki ifadelerinin ise kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu kabul edilerek istemin kısmen kabulüne 2.000,00 TL manevi tazminat ödetilmesine karar verilmiştir.Dosya içeriğinden, dava konusu köşe yazısının .... tarafından yayınlanan yeni yönetmelik nedeni ile kamuoyunca tartışılan konulara ilişkin olarak kaleme alındığı, güncel nitelik taşıdığı anlaşılmaktadır.Dava konusu; olayda davalı bir köşe yazarı olup, basın özgürlüğü sınırları içinde, gündemdeki bir konu hakkında kendi eleştirisini de katarak yazı yazması doğaldır. Her ne kadar mahkemece, yazı içeriğinde geçen bazı ifadelerin davacının kişilik haklarına saldırı oluşturduğu benimsenmiş ise de köşe yazılarının aynı zamanda yazarının eleştirisini de içermesi ve yazarın kişisel değer yargısı niteliğindeki bazı ifadelerin davacının kişilik haklarına saldırı amacını taşımadığı, yazının bütün olarak eleştiri sınırlarını aşmadığı anlaşılmaktadır. Yerel mahkemece, açıklanan olgular gözetilerek istemin tümden reddi yerine bir kısmının kabulü doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve temyiz eden davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 07/02/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.