Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17397 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 15133 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... San. Tic. A.Ş. vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 13/01/2012 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 23/05/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.Davalı kurum, bir kamu kurumu olup eylem ve işlemleri kamusal nitelik taşımaktadır. Davaya konu 5811 sayılı Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Kanunu'nun 5917 sayılı kanunla değişik 2 . fıkrası gereğince bazı gayrimenkullerin vergi dairesine beyan edilerek Milli Ekonomiye kazandırılması amacıyla yapılan satışların tapu muamele harcından muaf tutulmasına rağmen davalı ... tarafından yapılan işlem ile tapu muamele harcı alınmakla zarara uğranıldığı savunulduğuna göre; istemin idare hukuku kuralları çerçevesinde ve idari yargı yerinde değerlendirilmesi gerekmektedir. İtirazın iptali davası sırasında, icra takibinin temelini oluşturan ve aslı da idari eylem olan alacağın varlığının ve kapsamının hukuk mahkemesi tarafından çözümlenmesi kabul edilemez.Diğer yandan, idari yargı yerinde "itirazın iptali" biçiminde bir dava yolu düzenlenmediğinden, adli yargı yerinde yargı yolu bakımından görevsizlik kararı da verilemez. Bu durumda, istem idari yargı yerinde dava konusu edilip oradan bu konuda bir karar alınmadan icra takibi yapılmasına ve icra takibine itiraz üzerine adli yargı yerinden itirazın iptalinin istenmesine yasal olanak bulunmadığından, davacının istemi dinlenilebilir nitelikte değildir.Yerel mahkemece açıklanan yönler gözetilerek dava dilekçesinin reddedilmesi gerekirken, uyuşmazlığın esası çözümlenerek yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA; bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına 11/11/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.