Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16916 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 18676 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... vd. aleyhine 10/01/2003 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 26/09/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Davacının diğer temyiz itirazına gelince;Dava, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Mahkemece, maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne, manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz olunmuştur.Davacı, aralarında anlaşmazlık bulunan oğlu olan davalının kendisini kasten yaraladığını belirterek, uğradığı maddi ve manevi zararların ödetilmesini talep etmiştir.Davalı, iddianın aksine babası olan davacı ile annesi ve kardeşinin birlikte kendisini darp ettiklerini belirterek, davanın reddini savunmuştur.Yerel mahkemece, davalı ...'ın haksız eylemi sonucu yaralanan davacının maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne, ancak tarafların olayda eşit kusurlu olduklarından bahisle manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.Dosya kapsamından; davalının, kavga sırasında babası olan davacıyı kasten yaraladığı; davacının da, oğlu olan davalıyı kasten yaraladığı, bu şekilde karşılıklı eylemlerinden dolayı ceza yargılaması sonucunda tarafların mahkum edildiği, kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır. Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. BK’nun 47. maddesinde, bedensel bütünlüğe yapılan saldırılar nedeniyle manevi tazminat istenilebileceği açıkça düzenlenmiştir. Davacının olayda eşit kusurlu veya kusurunun daha fazla olması manevi tazminat istemesine engel değildir. Kaldı ki, aynı olaydan dolayı davacı lehine maddi tazminata da hükmedilmiştir.Şu halde, davacı yararına uygun bir miktar manevi tazminat takdir edilmesi gerekirken, tazminat miktarının takdirinde etkili olabilecek nedenler göz önünde tutularak manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesi doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA; davacının diğer temyiz itirazlarının ilk bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 04/11/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.