Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1691 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 339 - Esas Yıl 2012
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar ... vd. vekili Avukat ... tarafından, davalılar .... aleyhine 09/12/2010 gününde verilen dilekçe ile ölümlü trafik kazasına dayalı maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kabulüne dair verilen 11/10/2011 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davalı .... Ltd. Şti. duruşmasız olarak incelenmesi de davacılar ile ihbar olunan vekili tarafından istenilmekle, daha önceden belirlenen 05/02/2013 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı .... Ltd. Şti. yetkilisi . ... ile karşı taraftan davacılar vekili Avukat Mehmet Tavakçı geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan davacılar ile davalı... Ltd. Şti'nin temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra taraflara duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü. 1-) Davada taraf olmayan ve aleyhine hüküm kurulmayan ihbar olunan ...'nün temyiz hakkı bulunmadığından temyiz dilekçesi reddedilmelidir. 2-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacılar ile davalılardan ... Ltd. Şti'nin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 3-) Davalılardan ..... Ltd. Şti'nin diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, ölümlü trafik kazasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacılar ile davalılardan ... Ltd. Şti. tarafından temyiz edilmiştir. Borçlar Yasası'nın 47. maddesi gereğince yargıcın, özel durumları göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Takdir edilecek bu tutar, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel durum ve koşullar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden yargıç, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde nesnel (objektif) ölçülere göre uygun (isabetli) bir biçimde göstermelidir. Davaya konu olayda; olayın oluş şekli, kusur durumu ve özellikle olay tarihi ile yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde, davacılar yararına hükmedilen manevi tazminat miktarları fazladır. Davacılar yararına daha alt düzeyde manevi tazminata hükmedilmek üzere karar bozulmalıdır. 4-) Davacıların diğer temyiz itirazlarına gelince; uyuşmazlık haksız eylemden kaynaklandığından ve alacak olay gününde istenilebilir durumda olduğundan davacının davalıyı ayrıca temerrüde düşürmesine gerek olmadığı gibi istek bulunması durumunda kabul edilen tazminatlara olay gününden itibaren faiz yürütülmesi gerekir. Davacılar hem dava hem de ıslah dilekçelerinden hükmedilecek tazminata olay tarihinden itibaren faiz yürütülmesini istemişlerdir. Bu hususlar gözönüne alınmaksızın dava dilekçesinde istenen miktara dava tarihinden ıslah dilekçesi ile artırılan kısıma ıslah tarihinden itibaren faiz yürütülmesine hükmedilmesi doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (3) nolu bennte gösterilen nedenlerle temyiz eden davalı yararına, (4) numaralı bentte açıkalanan nedenlerle davacılar yararına BOZULMASINA; davacılar ile davalılardan .... Ltd. Şti'nin diğer temyiz itirazlarının (2) sayılı bentte gösterilen nedenlerle, ihbar olunan ...'nün temyiz dilekçesinin ilk bentte belirtilen nedenlerle reddine ve temyiz eden davacılar yararına takdir olunan 990,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davalı .... Ltd. Şti.'ne ve temyiz eden davalı şirket yararına takdir olunan 990,00 TL duruşma avukatlık ücretinin de davacılara yükletilmesine ve davacılar ile davalı şirketten peşin alınan harçların istekleri halinde geri verilmesine 05/02/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.