MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı-birleşen dosya davalısı ... vekili Avukat ... vd. tarafından, davalı-birleşen dosya davacısı ... aleyhine 05/04/2002 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat, birleşen dosya davacısı ... vekili tarafından davalı ... alayhine 11/06/2002 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen dosya yönünden davanın reddine dair verilen 08/02/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı-birleşen dosya davacısı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Asıl ve birleşen dosyadaki davalar, kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken, kusurları sonucu kişilere zarar vermelerinden kaynaklanan ve zarar görenlerin kamu görevlileri aleyhine açtıkları manevi tazminat davalarıdır. Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen dosya yönünden davanın reddine karar verilmiş; hüküm davalı-birleşen dosya davacısı ... vekili tarafından temyiz olunmuştur.Kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken veya görevlerini yaparken kişilere zarar vermesi, ilgili kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturur. Bu durumda sorumlu, kamu görevlisinin emrinde çalışmakta olduğu kamu kurumu olup dava o kurum aleyhine açılmalıdır. (TC Anayasası 40/III, 129/V, 657 Sy. K.13, HGK 2011/4-592 E., 2012/25 K.) Bu konuda yasal düzenlemeler, emredici hükümler içermektedir. Diğer yandan Sorumluluk Hukukunun temel ilkeleri açısından bakıldığında da bu şekilde düzenlemenin mevzuatta yer almış olması zarar görenin zararının karşılanması yönünde önemli bir teminattır.Davaya konu edilen olayda; davacı-birleşen dosya davalısı ...'nun.... ilköğretim okulunda müdür yardımcısı, davalı-birleşen dosya davacısı ...'ın da aynı okulda müdür olarak görevli oldukları, görev nedeniyle ve görevden dolayı aralarında çıkan tartışma sırasında birbirlerine hakaret etmeleri ve şikayetleri nedeniyle karşılıklı olarak birbirlerinden manevi tazminat isteminde bulundukları anlaşılmaktadır. Şu durumda, yerel mahkemece kamu görevlisi olan asıl ve birleşen dosya davalıları hakkında, kusuruna dayanılarak açılan davanın husumet yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA; bozma nedenine göre davalı- birleşen dosya davacısı ...'ın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 04/11/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.